18. Hukuk Dairesi 2015/18139 E. , 2016/11280 K.
"İçtihat Metni"
Davacı ... ile davalılar Nüfus Müdürlüğü vd. aralarındaki nüfus kaydının düzeltilmesi davasına dair... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 25.09.2014 günlü ve 2013/987-2014/790 sayılı hükmün bozulması hakkında Dairece verilen 09.06.2015 günlü ve 2014/22108-2015/9859 sayılı ilama karşı davalı ... vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Bu isteğin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bilgi ve belgeler okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davalı ... Doğan vekilinin karar düzeltme istemi üzerine dosya ve eklerinin yeniden incelenmesi sonucunda, mahkeme kararının aşağıda açıklanan nedenle bozulması gerekirken, davaya aile mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile bozulduğu bu kez yapılan incelemeden anlaşıldığından, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 09.06.2015 gün ve 2014/22108 Esas-2015/9859 Karar sayılı bozma kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
Davacı dava dilekçesinde; 09.03.2006 doğumlu ...davalı ... ile evlilik dışı beraberliğinden dünyaya geldiğini ileri sürerek adı geçenin kendi nüfusuna tescil edilmesini istemiş; mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Bir davada maddi olguları ileri sürmek taraflara, nitelendirilmesi hakime aittir. Davada ... babasının davacı ... annesinin .. olduğu halde, nüfusa amcası ... ile yengesi ...‘ün çocukları gibi tescil edildiğini iddia ederek Muhammet Bingöl‘ün nüfus kaydındaki anne ve baba adlarının iptali ile gerçek anne ve babası olan .... ile ... olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Görüldüğü gibi davacının birbiriyle bağlantılı iki ayrı davası bulunmakta birincisi nüfusta anne ve baba kaydının iptali, ikincisi ise genetik anne ve baba olduğu ileri sürülen Hanım ile Hasan üzerine kayıt istemidir.
Nüfus kaydının düzeltilmesi davası,.... Kurulunun 30.01.2008 tarih 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle mevcut kaydın düzeltilmesi olup böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmeyeceğinden davacının birinci talebi, gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğindedir ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Ancak davacının genetik anne ve baba hanesine kayıt istemi, anne yönünden yine nüfus kaydının düzeltilmesi talebi ise de, anne ve baba arasında evlilik ilişkisi bulunmadığından baba yönünden soybağının düzeltilmesidir
Bilindiği üzere, çocukla ana arasındaki soybağı doğumla; baba arasındaki soybağı ise ana ile evlilik, tanıma ve hakim hükmü ile kurulur. Esasen, soybağına ilişkin uyuşmazlıklarda, kişisel durum ile ilgili nüfus kaydında yer alan bilgi doğru olarak oluşmuş ve kütüğe tescil edilmiştir. Bu doğru kayıt, daha sonra açılan bir dava, soybağının reddi veya sonradan evlenme yoluyla soybağına itiraz veya tanımaya itiraz veya tanımanın iptali yahut da Af Kanunları ile yapılan nesep düzeltmeye itiraz ile teknik olarak bir yanlışlığa dönüştürülmektedir. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak nüfusa tescili söz konusudur.
Hal böyle olunca, ...n mevcut kayıttaki anne ve baba adının iptali ile genetik anne ve babasının hanesine kaydedilmesi davasında adı geçen ile genetik babası ... arasında soybağı kurulacaktır. Bu haliyle davanın tanıma davası olarak nitelendirmesi gerekir.
Tanımaya ilişkin hükümler 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 295. maddesi ve devamında düzenlendiğinden Aile Mahkemelerinin görevi kapsamındadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinde belirtilen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına ise asliye hukuk mahkemesinde bakılır.
Asliye hukuk mahkemesi, aksine bir düzenleme bulunmadıkça, dava konusunun miktar ve değerine bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla şahıs varlığına ilişkin davalara bakmakla görevli genel; aile mahkemesi ise özel kanununda kendisine verilen davalara bakmakla görevli özel nitelikli bir mahkemedir. Davada, ...babası ... hanesine tescili istemi Türk Medeni Kanununun 295 ve devamı maddelerinde düzenlenen babalığın tespiti istemine ilişkin olup, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4.maddesinde 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMK.118-395) kaynaklanan bütün davalarda aile mahkemesinin görevli olduğu hükme bağlandığı ve aile mahkemesi kurulmayan yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen asliye hukuk mahkemelerinde davanın aile mahkemesi sıfatı ile görülüp karara bağlanması gerektiği dikkate alındığında,mahkemece ....gerçeğe aykırı beyanla oluşturulan nüfus kaydının iptaline ilişkin istem ile annesinin .... olarak tesciline dair davaya asliye hukuk mahkemesi olarak devam edilmesi,babasının davacı ... olduğuna dair davanın ise tefrik edilerek aile mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi yerine, davaya asliye hukuk mahkemesi sıfatıyla bakılarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde düzeltme isteyene iadesine, 13.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.