9. Ceza Dairesi 2014/2453 E. , 2014/3867 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme Kararı : Asliye Ceza Mahkemesinin
Hüküm : 1-TCK"nın 152/1-a, 53, 51/7 ve 58. maddeleri uyarınca mahkumiyet
2-TCK"nın 142/1-b, 145, 53, 51/7 ve 58. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Suç : Mala zarar verme, hırsızlık
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı ve ekindeki dava dosyası, 05.07.2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun 99. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesine eklenen 2 ve 3. fıkralar kapsamında bir bütün olarak incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında mala zarar verme ve hırsızlık suçlarından açılan davanın yargılaması sonunda Kırıkhan Asliye Ceza Mahkemesinin 08.03.2006 tarih 2005/632-2006/288 sayılı mahkumiyet kararının sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Dairemizin 11.12.2013 tarih ve 2013/13711 – 2013/15615 sayılı kararı ile;
“Hırsızlık konusu eşyanın nitelik ve değerine göre uygulanma koşullarının oluşmadığı gözetilmeden TCK"nın 145. maddesinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından, hırsızlık suçunun, kamu kurumu niteliğindeki okulun içerisinde gerçekleştirildiğinin anlaşılması karşısında; TCK"nın 142/1-a maddesi yerine aynı Kanunun 142/1-b maddesi ile uygulama yapılması sonuç ceza değişmediğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 51. maddesinde yanlızca hapis cezalarının ertelenebileceği öngörülmüş olup, bu nedenle de erteli cezanın çektirilmesine karar verilebilmesi ancak erteli cezanın hapis cezasına ilişkin olması halinde mümkün bulunduğu erteli para cezalarının ise infazına karar verilemeyeceği gözetilmeden, sanık hakkında hükmedilen erteli para cezasının aynen infazına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, bu hususların yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümdeki aynen infaza ilişkin "... Asliye Ceza Mahkemesinin 2001/136 Esas 2001/592 karar sayılı ilamı ile verilen tecilli 1.423.656.000 TL ağır para cezası" cümlesi karardan çıkartılması suretiyle, diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA" oybirliğiyle karar verilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 07.02.2014 tarihli itiraz dilekçesinde;
“Ceza Genel Kurulu"nun 27.12.2011 tarih 2011/183 esas ve 2011/304 Karar sayılı ilamında 765 sayılı TCK"nın yürürlükte olduğu dönemde verilip de ertelenen adli para cezalarının 5237 sayılı TCK"nın 51/7. maddesi gereğince aynen infazına karar verilemeyeceği ancak 765 sayılı TCK"nın 95/2. maddesine göre aynen infazına karar verilebileceği şeklindedir. Bu nedenle Kırıkhan Asliye Ceza Mahkemesinin 2001/136 Esas ve 2001/592 Karar sayılı hükmünün, erteli para cezasından ibaret olan mahkumiyet kararının 765 sayılı TCY"nın 95/2. maddesi yerine, 5237 sayılı TCY"nın 51/7. maddesi uyarınca aynen infazına karar verilmesi isabetsizliğinden BOZULMASINA,
Ancak, bu aykırılık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 1412 sayılı CYUY’nın 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 322. maddesinin verdiği yetki gereğince, hüküm fıkrasında yer alan “5237 sayılı TCK"nın 51/7. maddesi gereğince sanığın sabıkasında geçen ... Asliye Ceza mahkemesinin 2001/136 Esas 2001/592 karar sayılı ilamı ile verilen tecilli 1.423.656.000 TL ağır para cezası ile Kırıkhan Asliye Ceza Mahkemesinin 2001/463 Esas 2002/208 karar sayılı ilamı ile verilen tecilli 1 yıl 6 ay hapis cezalarının koşulları oluştuğundan AYNEN İNFAZINA" ilişkin bölümler çıkarılarak yerine “Sanık hakkında mahkememizce sanığın sabıkasında geçen Kırıkhan Asliye Ceza mahkemesinin 2001/136 Esas 2001/592 karar sayılı ilamı ile verilen tecilli 1.423.656.000 TL ağır para cezasının 765 sayılı TCK"nın 95/2. maddesi uyarınca, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2001/463 Esas 2002/208 karar sayılı ilamı ile verilen tecilli 1 yıl 6 ay hapis cezasının ise 5237 sayılı TCK"nın 51/7. maddesi uyarınca AYNEN İNFAZINA ” ilişkin bölümlerin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan ... Asliye Ceza Mahkemesinin 08.03.2006 tarih 2005/632 Esas ve 2006/288 karar sayılı hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASI” düşüncesiyle Dairemiz kararına karşı itirazda bulunmuştur.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ile Dairemiz arasındaki uyuşmazlık, hükümlünün 647 sayılı Kanunun 6. maddesi uyarınca ertelenmiş olan adli para cezasının, deneme süresi içinde ve 5237 sayılı TCK’nın yürürlüğe girmesinden sonra işlediği suç nedeniyle 765 sayılı TCK"nın 95/2. maddesi uyarınca aynen infazına karar verilmesinin mümkün olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir.
İtiraz, 6352 sayılı Kanun"un 99. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesine eklenen 2 ve 3. fıkralar kapsamında bir bütün olarak incelendiğinde; Erteli cezanın aynen infazı 765 sayılı TCK"nın 95. maddesinin ikinci fıkrasında; “...Cürüm ile mahkum olan kimse hüküm tarihinden itibaren beş sene içinde işlediği diğer bir cürümden dolayı evvelce verilen ceza cinsinden bir cezaya yahut hapis veya ağır hapis cezasına mahkum olmazsa, cezası tecil edilmiş olan mahkumiyeti esasen vaki olmamış sayılır. Aksi takdirde her iki ceza ayrı ayrı tenfiz olunur”, 5237 sayılı TCK"nın 51. maddesinin yedinci fıkrasında ise; “Hükümlünün denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere, hâkimin uyarısına rağmen, uymamakta ısrar etmesi hâlinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilir” şeklinde düzenlenmiştir.
Kesinleşmiş olmak şartıyla hükmolunan cezanın 647 sayılı Kanunun 6. maddesi uyarınca ertelenmesi durumunda, 765 sayılı TCK’nın 95/2. maddesine göre, hükümlünün hüküm tarihinden itibaren beş sene içinde önceki verilen ceza türünden bir cezaya ya da hapis cezasına mahkûm olması halinde, aynen infazına karar verilmesi gerekmektedir. Deneme süresi içinde işlenen suçun 5237 sayılı TCK"nın yürürlüğe girmesinden sonra işlenmiş olmasının bir önemi olmadığı gibi, erteli cezanın hapis veya para cezası olmasının da bir önemi bulunmamaktadır.
5237 sayılı TCK’nın 51. maddesinde, yalnızca hürriyeti bağlayıcı cezaların ertelenebileceği öngörüldüğünden, erteli cezanın 51/7. maddesi uyarınca çektirilmesine karar verilebilmesi, ancak erteli cezanın da hürriyeti bağlayıcı cezaya ilişkin olması halinde mümkün olabilecektir.
Erteli cezanın 647 sayılı Kanunun 6. maddesi uyarınca ertelenmiş para cezası olması halinde, karma uygulama olmaması açısından şartları oluştuğunda aynen infaz kararının 765 sayılı TCK’nın 95/2. maddesi uyarınca verilmesi gerekmektedir. Deneme süresi içinde işlenen suçun 5237 sayılı TCK"nın yürürlüğe girmesinden sonra işlenmiş olması nedeniyle 5237 sayılı Kanun uyarınca hüküm kurulmuş olması, 765 sayılı Kanunun uygulaması suretiyle verilen ve 647 sayılı Kanunun 6. maddesi uyarınca ertelenen para cezasının 765 sayılı TCK"nın 95/2. maddesi uyarınca aynen infazına karar verilmesine engel oluşturmadığı gibi, 5237 sayılı TCK"nın 51. maddesinde adli para cezalarının ertelenmesi ve buna bağlı olarak aynen infazına karar verilmesi imkanının bulunmaması da bu sonucu değiştirmeyeceği anlaşılmakla;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın yerinde görülen itirazı kabul edilmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR:
1- Dairemizin itiraz edilen düzeltilerek onama kararının kaldırılmasına,
2- Sanık hakkında kurulan hükümlere ilişkin temyizin incelenmesinde;
Hırsızlık konusu eşyanın nitelik ve değerine göre uygulanma koşullarının oluşmadığı gözetilmeden TCK"nın 145. maddesinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından, hırsızlık suçunun, kamu kurumu niteliğindeki okulun içerisinde gerçekleştirildiğinin anlaşılması karşısında; TCK"nın 142/1-a maddesi yerine aynı Kanunun 142/1-b maddesi ile uygulama yapılması sonuç ceza değişmediğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 51. maddesinde yanlızca hapis cezalarının ertelenebileceği öngörülmüş olup, bu nedenle de anılan madde gereğince erteli cezanın çektirilmesine karar verilebilmesi ancak erteli cezanın hapis cezasına ilişkin olması halinde mümkün bulunduğu, erteli para cezalarının infazına ise 765 sayılı TCK’nın 95/2. maddesi uyarınca karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenle BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün TCK"nın 51/7. maddesinin uygulanmasına ilişkin bendindeki “... Asliye Ceza Mahkemesinin 2001/136 Esas 2001/592 karar sayılı ilamı ile verilen tecilli 1.423.656.000 TL ağır para cezası” ibarelerinin çıkartılıp, hükümlere ayrı bir bent olarak “765 sayılı TCK’nın 95/2. maddesi gereğince ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2001/136 Esas 2001/592 karar sayılı ilamı ile verilen tecilli 1.423.656.000 TL ağır para cezasının aynen infazına” ifadelerinin yazılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA 01.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verilmiştir.