10. Ceza Dairesi Esas No: 2019/2821 Karar No: 2019/7054 Karar Tarihi: 06.11.2019
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/2821 Esas 2019/7054 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan açılan davada, tebligatın usulsüz yapılmış olduğu ve yasa yolu bildiriminin de usulsüz olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle, sanığın kovuşturma şartlarının oluşmaması sebebiyle, mahkûmiyet hükmü vermek yerine kamu davasının durmasına karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Karara göre, tebligat usulünün düzenlendiği Tebligat Kanunu'nun 10. maddesi, adres bilgilerinin kayıtlı olduğu sistemde yer alan adresin tebligat için geçerli kabul edileceğini öngörmektedir. Ayrıca, kanunun 21/2. maddesi, tebliğin yapılamaması durumunda tebligat edilen kararın borçlu tarafından bilindiğinin ya da farkındalık düzeyinin yüksek olacağının tespit edilmesi halinde, tebligatın geçerli sayılabileceğini belirtmektedir.
10. Ceza Dairesi 2019/2821 E. , 2019/7054 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : KIRŞEHİR 3. Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : 7201 sayılı Tebligat Kanununun 10. maddesine göre, tebligatın bilinen en son adrese yapılması, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi kabul edilerek, tebligatın bu adrese yapılması gerekmektedir. Dosyadaki bilgilere göre, 10.06.2014 tarihli eylem nedeniyle verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının sanığın soruşturma aşamasında kollukça alınan ifadesinde belirttiği adresine tebliğe çıkarılması yerine adres kayıt sisteminde bulunan adresine tebliğ imkansızlığı nedeniyle Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşıldığından; tebligatın usulsüz olması yanında tebliğ edilen kararda, sanığa bu erteleme kararına itiraz hakkı bulunduğuna ilişkin, itiraz süresi ve merciinin de gösterilmesi suretiyle usulüne uygun bir yasa yolu bildirimi yapılmadığı için, karar içeriğindeki yasa yolu bildirimi de usulsüzdür. Bu durumda karar sanık tarafından öğrenilmiş olsa bile kesinleştiğinden söz edilemez. Dolayısıyla bu usulsüzlüğü ortadan kaldırmak için, sanığa kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına karşı 15 gün içinde Sulh Ceza hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte kararın yeniden tebliğ edilmesi gerektiğinden, bu kapsamda inceleme konusu olayda sanığın yükümlülüklere uymaması eylemini, 08.08.2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmeden gerçekleştirdiği anlaşılmakla, sanık hakkında kovuşturma şartlarının oluşmaması nedeniyle kamu davasının durmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 06.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.