11. Hukuk Dairesi 2019/1616 E. , 2019/8214 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İZMİR FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İzmir Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 27/11/2018 tarih ve 2018/136-2018/217 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ürettiği ürünlerin karşı taraf adına tescilli 2011/07745 sayılı "ev gereçleri için plastik aparat" isimli 23/12/2011 tarihli tasarımı ihlal etmediğinin tespitini ve bu tescilin hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin ev gereçleri üretimi ve satışı ile iştigal ettiğini, ihracat yaptığını, tasarımın usulüne uygun tescillendiğini, davacı iddialarını kabul etmediklerini, davacı kataloglarında bu ürüne yer verildiğini, oysa EndTasKHK"nın 17. maddesi uyarınca hak sahibi olduklarını, Torbalı Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2014/15 D.iş nolu dosya ile tespit yaptırdıklarını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, karşılaştırmaya esas olan numunelerin tescilli tasarımın başvuru tarihinden önce kamuya sunulup sunulmadıkları belirsiz olduğu, bilirkişilerin raporunda da katalog görüntülerinin somut ürünlerle aynı olup olmadığının belirsiz olduğu, kataloğa konu edilen plastik apartın zaman içinde değişmiş olabileceği, bu nedenle tasarım hükümsüzlüğüne ilişkin iddiaların kanıtlanamadığı ve menfi tespit konusundaki iddiada kanıtlanamış olduğu gerekçesiyle tasarıma tecavüzün bulunmadığı tespiti ile tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava, davalıya ait tasarımın hükümsüzlüğü ve davacının fiili kullanımının davalı tasarımına tecavüz niteliğinde olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Olaya uygulanacak 554 sayılı Tasarım KHK"nın 5 vd. maddelerinde de ifade olunduğu üzere, ancak yeni ve ayırt edici tasarımlar tasarım tescil belgesi verilerek korunacaktır. Bir tasarımın önceki tasarımlara nazaran ayırt edici olduğunu kabul edebilmek için, tasarımın bütünü itibariyle bilgilenmiş kullanıcının genel izlenimi dikkate alınmalı ve sonraki tasarımda, tasarımın bütünü itibariyle belirgin bir farklılık bulunmalıdır. Söz konusu değerlendirme yapılırken, işlevsel unsurlar ile görünmeyen kısımlar dikkate alınmamalı, buna karşın tasarımcının yeni bir tasarım gerçekleştirme konusundaki seçenek özgürlüğü dikkate alınmalıdır. Ayırt edicilik niteliği yönünden her iki tasarım karşılaştırması sırasında kural olarak, tasarımların farklılıklarından çok ortak özelliklerinin değerlendirilmesine ağırlık verilmeli, ortak kısımlar çıkarıldıktan sonra kalan kısım itibariyle belirgin bir farklılık olup olmadığı tespit edilmeli, tasarıma konu ürünlerin büyüklük-küçüklük, yükseklik-alçaklık, genişlik-en gibi tasarıma konu ürününü boyut özellikleri tek başına dikkate alınmamalıdır.
Somut uyuşmazlıkta, davalı adına tescilli 2011/07745 sayılı ""ev gereçleri için plastik aparat "" tasarımının değişik ürün parçalarının biraraya getirmeye yarayan plastik aparat niteliğinde olduğu, tasarımın görselleri incelendiğinde tasarımın bazı görsellerinin son bilgilenmiş kullanıcı tarafından nihai kullanım sırasında görülen kısımlarına ilişkin olmadığı anlaşılmaktadır. Dairemizin emsal içtihatlarında kabul edildiği üzere (11.HD. 05.06.2013 tarih 2012/13226 E. 2019/11714 K.) görünmeyen tasarımların tasarım korunması kapsamı dışında olduğu gibi, tasarım konusu ürünün işlevsel kısımlarının da koruma kapsamının dışında olduğu, bu neden bileşik ürünlerin birleştirilmesine yarayan ve dıştan görülen kısımlarının da ürünün işlevselliğiyle ilgili ve bu nedenle koruma kapsamının dışında olduğu, sadece kırmızı renk yönünden ise tek başına bir rengin tasarım olarak korunması söz konusu olmadığından davacı tarafça açılan tasarımın hükümsüzlüğü davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken mahkemece hatalı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış bozulması gerekmiştir.
2- Bozma neden ve şekline göre davacı tasarımının tecavüz olup olmadığına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı sair vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 16/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.