21. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/19159 Karar No: 2017/4797 Karar Tarihi: 05.06.2017
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/19159 Esas 2017/4797 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2016/19159 E. , 2017/4797 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının tüm, davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2- Dava, davacının fazla prim ödemesinin isteğe bağlı sigortalılık olarak kabul edilmesi ile yasal faizi ile ödenmek sureti ile yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı vekili, 05.02.2014 tarihinde davasını ıslah ederek fazla ödenen prim ve yapılandırma tutarından şimdilik 1000 Liranın yasal faizi ile birlikte davalı Kurumdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile “davacıya 01.01.2014 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin, hak etmiş olduğu aylıkların faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğinin tespitine; davacının fazla ödemiş olduğu 7.680,13 TL prim alacağının taleple bağlı kalınarak 1.000,00 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile varılmıştır. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 29.11.1991 tarihli Bağ-Kur’a giriş bildirgesi ile 24.05.1991 tarihinden itibaren Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiği, 24.05.1991-28.03.1996 tarihleri arasında vergi mükellefiyeti, 20.12.1991-29.03.2006 tarihleri arasında ... Esnaf ve Sanatkarlar Odası kaydı ve ...ve Sanatkarlar Sicil Memurluğunda 19.11.1991-13.04.2006 tarihleri arasında tescili bulunduğu, davacının 5362 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi uyarınca 17.04.2006 tarihli dilekçesi ile oda kaydının devam ettirilmesini talep ettiği, 01.04.1982-10.09.1988 tarihleri arasında 1123 gün SSK sigortalısı olan davacının sigortalılığının tekrar 16.08.2008 tarihinde başlaması sebebi ile Bağ-Kur sigortalılığının 15.08.2008 tarihinde terkin edildiği, ancak davacının 22.04.2011 tarihinde 6111 sayılı Yasa uyarınca yapılandırma talebinde bulunduğu süresi içinde yapılandırma borcunu ödediği, yapılandırma sonrasında düzenli prim ödemesi yaptığı, 540 gün askerlik borçlanmasının bulunduğu, 13.02.2013 tarihli tahsis talebinin sigortalılık süresi yeterli olmadığından reddedildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, davacının düzenli prim ödemesinin başladığı tarihten itibaren ileriye doğru isteğe bağlı sigortalı kabul edilmesi yerinde ise de bu takdirde dahi tahsis talep tarihi olan 13.02.2013 ve dava tarihi itibariyle yaşlılık aylığı şartlarının oluşmadığı anlaşılmasına rağmen yargılama sırasında yaşlılık aylığı şartları yerine geldiğinden ve fazla prim ödemesi bulunduğundan bahisle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davacı"ya yükletilmesine, 05.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.