Esas No: 2021/14243
Karar No: 2022/7958
Karar Tarihi: 09.05.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/14243 Esas 2022/7958 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2021/14243 E. , 2022/7958 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; arazi niteliğindeki dava konusu Sucular Mahallesi 1387 parsel sayılı taşınmaza net gelirine göre değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 gün, 31317 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 16/07/2020 tarih ve 2018/104 Esas - 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak fark kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak Dairemiz karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerektiğinden,
2- Bozma öncesi tespit edilen bedele ilk karar tarihine, bozma sonrası fark bedele ise son karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerekirken tüm bedele karar tarihine kadar faiz işletilerek infazda tereddüt uyandıracak şekilde faiz bitiş tarihinin gösterilmemesi,
3- Davanın niteliği gereği kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken gerekçesi açıklanmadan bu hususta hüküm kurulmaması,
Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a) 2 numaralı bendinde yazılı (46.831,88 TL’nin) ibaresinden sonra gelen kısmın hükümden tümüyle çıkartılmasına, yerine (üçer aylık vadeli hesapta işlenmiş nemaları ile birlikte payları oranında davalılara derhal ödenmesine, ilgili bankaya müzekkere yazılmasına, tapu kaydındaki takyidatların bedele yansıtılmasına) ibaresinin yazılmasına,
b) 3 numaralı bendinin hükümden çıkartılarak, yerine (bozma öncesi tespit edilen bedel olan 18.594,12 TL 10.10.2015 tarihinden ilk karar tarihi olan 22.04.2016 tarihine kadar, bozma sonrası fark bedel olan 46.831,88 TL bedele ise 10.10.2015 tarihinden Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin ilam tarihi olan 09.05.2022 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine) cümlesinin yazılmasına,
c)Ayrı bir bendi olarak (Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak, davalı tarafa verilmesine,) cümlesinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalılardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, 09/05/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.