Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/4284 Esas 2020/5732 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/4284
Karar No: 2020/5732
Karar Tarihi: 12.11.2020

Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/4284 Esas 2020/5732 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2020/4284 E.  ,  2020/5732 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme
    Hüküm : TCK"nın 7/2 maddesi delaletiyle TCK"nın 309/1, 53, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet (her iki sanık için)


    Usulüne uygun tebligata rağmen sanık .......müdafiinin duruşmaya gelmediği ve geçerli bir mazeret de bildirmediği anlaşıldığından, bu sanık yönünden duruşmasız; sanık ... yönünden ise duruşmalı olarak yapılan inceleme neticesinde gereği düşünüldü;
    Sanık ... .... müdafiinin 28.12.2018 tarihinde tefhim edilen hükmü 03.01.2019 tarihli süre tutum dilekçesi ile süresinde temyiz ettiğinin ve sanık hakkında verilen hükmün daha önce Yargıtay denetiminden geçmesi dolayısıyla da temyiz yasa yoluna ve 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 305. maddesi uyarınca da re"sen temyize tabi olduğunun anlaşılması karşısında tebliğnamede yer alan temyiz talebinin reddine dair görüşe iştirak edilmemiştir.
    1-Sanıkların üzerine atılı suça konu eylemlerle alakalı soruşturma evraklarının tamamının, olay tutanaklarının, sanık/şüpheli/tanık beyan ve teşhislerinin, uzmanlık raporlarının, bir kısım duruşma zabıtlarının, dosyaya gelen ve sunulan evraklar ile yazılı savunma/beyanlar gibi esasa etkili belgelerin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde aslı ya da onaylı suretleri dosya kapsamına alınmaksızın karar verilmesi,
    2-Dosyada bulunan uluslararası istinabe evraklarının tercümesinden, sanık ..."ın üzerine atılı suç dolayısıyla "kolluk memuruna" ifade verdiğinin anlaşılması karşısında, sanığın savunmasının, mahkeme huzurunda usulüne uygun şekilde duruşma açılarak; ayrıca atılı suçun alt sınırı nazara alındığında müdafii bulunmadığı takdirde CMK"nın 150/3. maddesi uyarınca sanığa zorunlu müdafii atanarak alınması gerektiği gözetilmeden bozmanın gerekleri de tam olarak yerine getirilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması,
    3-Kabul ve uygulamaya göre de,
    a)Sanıkların suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehlerine olduğu anlaşılan 765 sayılı TCK"nın 146 maddesi uyarınca cezalandırılmaları gerektiği halde, suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK"nın 309/1. maddesi uyarınca cezalandırılmalarına karar verilmesi,
    b)Bozma öncesi verilen mahkumiyet kararında sanıklar hakkında 765 sayılı TCK"nın 59/1. maddesi uygulandığı halde bozma sonrası verilen hükümde sanıkların kazanılmış haklarının saklı tutulması gerektiği gözetilmeden 5237 sayılı TCK"nın 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilerek CMUK"nın 326/son maddesine aykırı davranılması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçeleri ve sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme sırasında ileri sürdüğü temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 12.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    TEFHİM ŞERHİ:

    12.11.2020 tarihinde verilen iş bu karar, Yargıtay Cumhuriyet savcısı .....un huzurunda, duruşmada savunma yapmış bulunan sanık ... müdafii Av. ..."in yokluğunda, 25.11.2020 tarihinde usulen ve açık olarak tefhim olundu.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.