13. Ceza Dairesi 2019/5815 E. , 2019/14502 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Suça sürüklenen çocuk hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan 5237 sayılı TCK"nın 152/1-a ve 31/2. maddelerine uyan suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Yasanın 66/1-e ve 66/2. maddelerinde öngörülen 4 yıllık asli zamanaşımının, suça sürüklenen çocuk hakkında mahkumiyet kararı verildiği 09.07.2015 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz istemi yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
II-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Dosya arasında bulunan 07.07.2015 tarihli Muğla Adli Tıp Şube Müdürlüğünce düzenlenen raporda suça sürüklenen çocuğun farik ve mümeyyiz olduğunun belirtildiği, dosya arasında bulunan sosyal inceleme raporunda ise suça sürüklenen çocuğun işlediği iddia edilen eylemlerin hukuki anlam ve sonucunu algılayabilecek bir bilişsel özelliğe sahip olmadığının belirtilmesi karşısında; suça sürüklenen çocuğun suç tarihinde işlediği fiilin anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediğinin çelişki giderilmek suretiyle Adli Tıp İhtisas Kurulundan alınacak raporla saptanarak, sonucuna göre hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre de;
1-5237 sayılı TCK"nın 50. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendindeki düzenlemenin, "...belirli yerlere gitmekten veya belirli etkinlikleri yapmaktan yasaklanma..."yı öngördüğü, yasada geçen "etkinlik" kavramının ise, "...insanın, çevresiyle arasındaki ilişkileri düzenleyen her türlü eylem-çalışma, iş yapma, işlerlik ve devinimi” ifade ettiği, bu fıkraya göre belirli yerler ve etkinlikler; suça sürüklenen çocuğun suç işlemesinde, suça yönelmesinde ya da zararlı alışkanlıklar edinmesinde veya bağımlılık yapan maddeler kullanmasında çevresel, psikolojik, sosyal veya ekonomik etkisi bulunan ya da suça sürüklenen çocuğun yeniden suç işlemesine yol açan etkenleri tetikleyecek yerler veya etkinliklerdir. Bu bağlamda suça sürüklenen çocuk hakkında hükmedilecek seçenek yaptırımın infazı ile ulaşılmak istenilen temel amacın, suça sürüklenen çocuğun yeniden suç işlemesini engelleyici etkenleri güçlendirmek, toplumu suça karşı korumak, suça sürüklenen çocuğun sosyalleşmesini teşvik etmek, üretken, kanunlara ve toplumsal kurallara saygılı, sorumluluk taşıyan bir yaşam biçimine uyumunu kolaylaştırmak niteliğinde olması gerektiği ve suça sürüklenen çocukların PVSK"nın 12/2. maddesine göre girmesi zaten yasak olan internet kafelere giremeyeceği gözetilerek suça sürüklenen çocuk hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan hükmedilen hapis cezasının 5237 sayılı TCK"nın 50/1-d maddesine göre bir başka tedbire ya da TCK"nın 50/1. maddesinde belirtilen diğer seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Suça sürüklenen çocuğun aşamalarda, arkadaşları ... ve ..."nın kendisine gözcülük yaptığını beyan etmesi karşısında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükümde TCK"nın 119/1-c maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükümde ceza süresi yönünden kazanılmış hakkın korunmasına, 15.10.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.