16. Hukuk Dairesi 2016/11229 E. , 2019/5531 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ..., ... İli ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; TMK’nın 713/1. maddesi gereğince açılmış olup, aynı Kanun"un 713/3. maddesi uyarınca bu nitelikteki davalarda husumetin Hazineye ve ilgili Kamu Tüzel Kişiliğine birlikte yöneltilmesi gerekmektedir. Somut olayada dava, Hazine ve ... hasım gösterilerek açılmış olup, hüküm tarihinden önce yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun hükümleri gereğince ilgili kamu tüzel kişiliği olarak davada yer alması gereken Kahramanmaraş Belediye Başkanlığı davada taraf olmamıştır. Taraf teşkilinin sağlanması dava koşulu olup, bu koşul yerine getirilmeden davanın esası hakkında karar verilemez. Öte yandan, mahkemece uyuşmazlığın esasına ilişkin yapılan araştırma ve inceleme de hüküm vermek için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, 1999 tarihli hava fotoğraflarına göre davanın kabulüne karar verilmişse de; hükme esas alınan orman mühendisi tarafından düzenlenmiş 17.04.2015 tarihli raporda, 1999 yılı hava fotoğrafı da taşınmazın bağ çubukları olan bağlık alan ve meyve bahçesi olduğu belirtilmişse de 1985 yılına ait hava fotoğrafının stereoskopik incelemesine göre dava konusu taşınmaz üzerinde herhangi bir ekim dikim faaliyetinin bulunmadığı belirtilmiş; jeodezi mühendisi ise raporunda imar-ihya hususuna hiç değinmemiştir. Ziraate elverişsiz olması nedeniyle tescil harici bırakılan alanların imar-ihya edilerek tarım arazisi haline getirilmesi, bundan sonra da 20 yıl nizasız ve fasılasız olarak malik sıfatıyla zilyet edilmesi halinde 3402 sayılı Yasa’nın 14. ve 17. maddeleri gereğince zilyetlikle iktisabı mümkün olmakla beraber açıklanan nedenlerle mahkemece imar-ihya hususunda yapılan araştırmanın yeterli olduğundan söz edilemez.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, davacıya davasını, ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı"na da yöneltmesi için süre ve imkan tanınmalı, taraf teşkilinin sağlanması halinde dahili davalıdan savunma ve delilleri sorulmalı, bildirdiği takdirde delilleri toplanmalı, bundan sonra dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları temin edilerek, jeodezi veya harita ve fotogrametri mühendisi bilirkişisine yöntemince incelettirilerek, taşınmazın hava fotoğraflarının çekildiği tarihlerdeki niteliğinin, imar-ihyaya konu edilip edilmediğinin, edilmiş ise tamamlandığı tarihin ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıç tarihinin ve sürdürülüş biçiminin belirlenmesine yönelik rapor alınmalı; ardından dava konusu taşınmaz başında yeniden keşif yapılarak, keşif esnasında dinlenilecek davada yararı bulunmayan mahalli bilirkişiler ve tanıklardan, taşınmazın öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerinde zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği, imar-ihya edilip edilmediği, edilmişse imar-ihyanın tamamlandığı tarihin etraflıca sorularak maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı ve sonrasında mevcut tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonuca göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece taraf teşkili sağlanmadan, esas yönünden de eksik araştırmayla yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.09.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.