Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2013/19-197
Karar No: 2013/1455

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/19-197 Esas 2013/1455 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2013/19-197 E.  ,  2013/1455 K.
  • MENFİ TESBİT DAVASI
  • KAMBİYO SENETLERİNE MAHSUS TAKİP
  • İCRA TAKİBİNDE FAİZ ORANINA İTİRAZ
  • İCRA VE İFLAS KANUNU (İİK) (2004) Madde 72
  • HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) (1086) Madde 429

"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki “menfi tespit” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Çankırı Sulh Hukuk Mahkemesi"nce davanın reddine dair verilen 18.05.2011 gün ve 407/636 E., K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 27.02.2012 gün ve 2011/12143 E., 2012/2950 K. sayılı ilamı ile;

(...Davacı vekili, müvekkili aleyhine bir adet bonodan dolayı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığını, %60 faiz talep edildiğini, kademeli faiz oranının da uygulanmadığını, müvekkilinin maaşına  yazılan haciz müzekkeresinde borç miktarının 35.389,38 TL belirtildiğini, müvekkilinin davalıya bu kadar borcu olmadığını belirterek haksız ve kötü niyetli olarak talep edilen %60 faiz oranı yerine kademeli faiz oranı uygulanarak davalı tarafa icra dosyası hesabında yer alan miktar kadar borcu bulunmadığına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davanın konusunun menfi tespit değil şikayet olduğunu, şikayetin de İcra Hukuk Mahkemesinde İcra Müdürlüğü"ne karşı açılması gerektiğinden husumet yönünden reddi gerektiğini, davacı faize itiraz ediyor ise itirazı takibi öğrendiğinden itibaren 5 gün içerisinde yapması gerektiğinden hak düşürücü süre nedeniyle de davanın reddi gerektiğini belirtmiştir.

Mahkemece, icra takibinde %60 oranında faiz istendiği, bu faiz oranına borçlunun süresinde itiraz etmediği, böylece o takip bakımından faizin borçlu açısından bağlayıcı hale geldiği, borçlunun kesinleşen takipte kesinleşen faiz oranından sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı, davalı tarafından Çankırı İcra Müdürlüğü"nün 2003/4132 sayılı dosyasından takip konusu yapılan faiz oranın haksız olduğunu ileri sürerek borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.

Davalı alacaklı takibinde 1.050,00 TL işlemiş faiz ve 8.050,00 TL alacağa %60 oranında faiz uygulanmasını talep etmiştir.

İcra takibine süresinde itiraz etmemesi nedeniyle kesinleşen takibe karşı borçlu menfi tespit davası açabileceği gibi borcu ödedikten sonra da İİK"nun 72. maddesi uyarınca istirdat davası açabilir. Somut olayda davacı borçlu takip nedeniyle ödeme yapmadığına göre menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Süresinde itiraz edilmemesi nedeniyle takip yönünden kesinleşen faiz oranına karşı menfi tespit davası açılmasına yasal bir engel bulunmadığından  mahkemece davalı alacaklının takip tarihi itibariyle talep edebileceği faiz oranı ve işlemiş faiz toplamı tespit edilip varılacak  sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddinde isabet görülmemiştir..)

gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

                HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.

Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, davacı/borçlu vekilinin temyizi üzerine karar, Özel Dairece yukarıda başlık bölümünde gösterilen nedenlerle bozulmuştur.

Yerel Mahkemece, önceki kararda gerekçe değiştirilerek direnilmiş; hükmü temyize davacı/borçlu vekili getirmiştir.

Hukuk Genel Kurulu’ndaki görüşme sırasında, işin esasının incelenmesinden önce, temyize konu kararın gerçekte yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı; dolayısıyla, temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu"nca mı, yoksa Özel Dairece mi yapılması gerektiği hususu, ön sorun olarak tartışılmıştır.

Bilindiği üzere; direnme kararının varlığından söz edilebilmesi için, mahkemece bozmadan esinlenerek yeni herhangi bir delil toplamadan önceki deliller çerçevesinde karar vermeli; gerekçesini önceki kararına göre genişletebilirse de değiştirmemelidir (6217 sayılı Kanunun 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 429. maddesi). Eş söyleyişle; mahkemenin yeni bir delile dayanarak veya bozmadan esinlenerek gerekçesini değiştirerek veya daha önce üzerinde durmadığı bir hususu bozmada işaret olunan şekilde değerlendirerek karar vermiş olması halinde, direnme kararının varlığından söz edilemez.

Somut olayda ise; yerel mahkeme, <ilk kararında davanın ret gerekçesi olarak “icra takibinde talep edilen faiz oranına borçlu tarafından süresinde itiraz edilmemesi nedeniyle faiz oranının borçlu için bağlayıcı hale geldiğini” belirtmesine karşın; direnme olarak adlandırılan kararda ise, bu  gerekçesini  değiştirerek; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte salt faize yapılan itirazın genel mahkemelerde menfi tespit davası olarak görülemeyeceğini, bu hususun İcra Mahkemesince tartışılarak karara bağlanması gerektiği şeklinde farklı bir gerekçeyle davanın reddine karar  vermiştir.

Mahkemenin direnme olarak adlandırdığı temyize konu kararın bu haliyle, Özel Daire denetiminden geçmeyen tamamen yeni gerekçeye dayalı yeni bir hüküm niteliğinde olduğu her türlü duraksamadan uzaktır.

Hal böyle olunca; bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi, Hukuk Genel Kurulu’na değil, Özel Daireye aittir.

Bu nedenle, yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmelidir.

S O N U Ç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 19. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE,  6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı HUMK"un 440/I. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 09.10.2013 gününde yapılan ikinci görüşmede oyçokluğu ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi