16. Hukuk Dairesi 2019/929 E. , 2019/5513 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında .../.../... Köyü çalışma alanında bulunan 1531 ada 2 parsel sayılı 2.768,59 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı, taşınmazın krokisinde (A) harfi ile gösterilen 358,51 metrekare yüzölçümündeki bölümünün ... tarafından, (B) harfi ile gösterilen 2.410,08 metrekare yüzölçümündeki bölümünün ... ve müşterekleri tarafından kullanıldığı şerhi yazılarak arsa vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın bir bölümünün kendi fiili kullanımında bulunduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece usule ilişkin Yargıtay bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne, dava konusu 1531 ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ... Kooperatifi (E) blokun zemin katındaki dükkanlar ve deponun davacıya ait olduğunun tespiti ile bu hususun taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine şerhine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ... , 3402 sayılı Yasa"ya, 5831 sayılı Yasa"nın 8. maddesi ile eklenen Ek-4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosu nedeniyle taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine verilen şerhe yönelik olarak 07.06.2013 tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açmıştır. Ancak dava tarihinde, dava konusu taşınmaz hakkında, Bingöl Kadastro Mahkemesi"nin 2013/47 Esas sayılı dosyasında derdest dava bulunduğundan, henüz taşınmazın kadastro tespiti kesinleşmemiştir. Kadastro Mahkemesinin görev ve yetkisinin, her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günden başlayıp taşınmaza ait tutanağın hukukça kabul edilen usule uygun olarak kesinleştiği güne kadar devam edeceği göz önüne alındığında, eldeki davanın Kadastro Mahkemesinde görülen davaya katılma niteliğinde olduğunun kabulü gerekir.
Hal böyle olunca, görev hususunun yargılamanın her safhasında re"sen gözetilmesi gereken hususlardan olması nedeniyle, mahkemece görevsizlik kararı verilerek dosyanın Kadastro Mahkemesine gönderilmesi, Kadastro Mahkemesince de dava konusu taşınmazda lehlerine kullanım şerhi bulunan ... , ... ve müşterekleri davaya dahil edilmek suretiyle, taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasına girilmesi gerekeceği düşünülmeksizin, Asliye Hukuk Mahkemesince işin esasına girilerek hüküm kurulması da isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.09.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.