Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : İİK."nun 68/1. maddesi gereğince, talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar ve noterlikçe tasdik edilen boç ikrarına mutazammın bir senee yahut resmi dairelerin veya müstenit ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Somut olayda, borçlunun imzasını taşıyan ve borç ikrarını içeren bir belge alacaklı tarafından sunulmuş değildir. İİK."nun 68/1. maddesinde yer alan, yetkili makamların düzenledikleri belgelerin ise takip dayanağı yapılıp, ilamsız takibe konulabilmesi için, kanunda bu belgelerin, İİK."nun 68. maddesinde sayılanlardan olduğuna ilişkin özel hüküm gereklidir(İİK."nun 143/2, 105/1,634 sayılı kanunun 37. maddesi gibi). Ayrıca borçluların icra dairesine verdikleri itiraz dilekçelerinde kredi borcunun krediyi alan kooperatif tarafından bankaya ödendiği belirtilmiş, alacaklı kooperatifin kendileri hakkında başlattığı bu takip yönünden bir kabul beyanına da rastlanılmamıştır. O halde, alacağın tahsil edilip edilmeyeceği yargılamayı gerektirmekte olup, itirazın kaldırılması isteminin reddi yerine kabulü isabetsizdir. SONUÇ :Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 02.02.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.