Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5700
Karar No: 2019/1902
Karar Tarihi: 21.02.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/5700 Esas 2019/1902 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/5700 E.  ,  2019/1902 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, davalı ..."ın maliki olduğu, davalı ... şirketi tarafından sigortalı, davalı ..."nın sevk ve idaresindeki aracın, kaldırımın üzerindeki durakta yaya olarak vasıta beklemekte olan müvekkillerinden ... ile eşi/murisi ..."e çarptığını, davalı tarafın kusuru sebebiyle meydana gelen kazada ..."in ağır yaralandığını, ..."in ise hayatını kaybettiğini, müvekkillerinin maddi/manevi büyük kayıp yaşadıklarını, bu nedenlerle şimdilik müvekkili ... için 50.000,00 TL manevi, 20.000,00 TL maddi, ... ve ... için ayrı ayrı 15.000,00 TL manevi, 5.000,00 TL maddi, diğer müvekkilleri için ayrı ayrı 15.000,00 TL manevi, 1.000,00 TL maddi tazminat olmak üzere, toplamda 110.000,00 TL manevi, 32.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek en yüksek reeskont faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 31/03/2015 tarihli duruşmada, bu yönde sunduğu dilekçesini tekrarla devam eden taleplerinin manevi tazminat talebi ve ayrıca maddi tazminat olarak da tedavi giderine yönelik olduğunu, yine devam eden bu tedavi giderlerine ilişkin tazminat taleplerinin ve manevi tazminat taleplerinin davalı ... şirketi hariç diğer davalılar açısından devam ettiğini beyan etmiştir.
    Davalı ... şirketi vekili; müvekkili şirketin poliçe limiti ve sigortalısının kusuru oranında ödeme yapabileceğini, meydana gelen kazada müvekkili şirketin kusurunun bulunmadığını ve davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, davacıların fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiş, 07/05/2014 havale tarihli dilekçesinde, davacılar vekili ile mutabakata vardıklarını, müvekkili şirketin poliçeden kaynaklanan sorumluluklarını yerine getirdiğini, müvekkili şirket açısından davanın konusuz kaldığını, davacı yandan vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
    Davalı ... vekili; dava dilekçesinde belirtilen iddiaların doğru olmadığını, emekli olan muris ... ile eşi/davacı ..."in tedavi masraflarının SGK tarafından karşılandığını, muris çocukları/davacılar 18 yaşından büyük olduğundan destekten yoksun kalma tazminatının söz konusu olamayacağını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacıların maddi tazminat talepleri açısından karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat taleplerine yönelik olarak davacı eş ... açısından 35.000,00 TL ve diğer davacılar Hergül, ... açısından ayrı ayrı 3.000,00 TL manevi tazminat talebinin kabulü ile 25.12.2005 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ... ve ..."den tahsili ile adı geçen davacılara verilmesine, davalı ... şirketi açısından manevi tazminat talebinin reddine, diğer ve fazlaya ilişkin taleplerin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava dilekçesinde nelerin yer alması gerektiği hususu 1086 sayılı HUMK"nun 179. maddesi ve 6100 sayılı HMK"nun 119. maddesinde düzenlenmiştir. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 31. maddesinde (1086 sayılı HUMK m. 75) ise; “Hakim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir” hükmüne yer verilmiştir. O halde açıklık bulunmayan hallerde hakim, dava dilekçesinin açıklanmasını ilgili taraftan her zaman isteyebilir.
    Davacı vekili, dava dilekçesinde meydana gelen kazada ..."in ağır yaralandığını, ..."in ise hayatını kaybettiğini, müvekkillerinin maddi/manevi büyük kayıp yaşadıklarını, bu nedenlerle şimdilik müvekkili ... için 50.000,00 TL manevi, ... ve ... için ayrı ayrı 15.000,00 TL manevi, diğer müvekkilleri için ayrı ayrı 15.000,00 TL manevi tazminat talep etmiş, ancak talep edilen tazminat miktarlarının ne kadarının davacı ... yönü ile ne kadarının muris ... yönü ile olduğunu açıkça belirtmemiş, mahkemece de bu durumun açıklığa kavuşturulması sağlanmamıştır. Mahkemece; olayda ölüm ve yaralanma olduğu göz önüne alınarak talep edilen manevi tazminat miktarının hangi zarar kalemlerine ilişkin olduğu ve her zarar kalemi için ne kadar istendiği açıklattırılarak manevi tazminat talebinin değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
    3-Kabule göre de; dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar ve destek zararı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, maluliyet durumu, tarafların kusurunun ağırlığı da gözönünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
    Somut olayda ... Devlet Hastanesinin Sağlık Kurulu Özürlü raporuna göre davacı ...’nin maluliyet oranı %42’dir ve olayın meydana gelmesinde bir kusuru bulunmamaktadır. Ayrıca meydana gelen kazada davacı ... eşi ...’ı kaybetmiştir. Davacı vekili müvekkili ... için 50.000,00TL manevi tazminat talebinde bulunmuş, mahkemece, takdiren 35.000,00 TL manevi tazminata karar verilmiştir. Diğer davacılar da meydana gelen kazada hem babalarını kaybetmiş hem de annelerinin ağır şekilde yaralanması ve malul kalmasından dolayı manevi olarak zarar görmüşlerdir. Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminat miktarlarının bir miktar düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 21.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi