10. Ceza Dairesi 2019/5342 E. , 2019/6990 K.
"İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığının, 14/10/2019 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/04/2019 tarihli ve 2017/566 esas, 2019/323 sayılı kararına yönelik itirazın kabulüne ilişkin Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/05/2019 tarihli ve 2019/257 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 22/10/2019 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanık hakkında 27/07/2017 tarihinde işlediği iddia edilen uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan yapılan yargılama sonucunda, eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğundan bahisle Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/04/2019 tarihli ve 2017/566 esas, 2019/323 sayılı kararıyla TCK"nın 191/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, 6545 sayılı Kanunla değişik 191/8. madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği,
2- Sanık müdafiinin bu karara karşı, "sanığa hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul edip etmediğinin sorulmadığı" gerekçesiyle itiraz etmesi üzerine; itirazı değerlendiren Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/05/2019 tarihli ve 2019/257 değişik iş sayılı kararıyla itirazın kabulüne ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına karar verildiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/05/2019 tarihli kararı ile sanığa hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231. maddesinin uygulanmasına rızasının olup olmadığı hususu sorulmadan mahkûmiyet hükmünün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceğinden bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına karar verilmiş ise de,
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 24/12/2018 tarihli ve 2018/5558 esas, 2018/9806 karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, 28/06/2014 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla değişik 5237 sayılı Kanun"un 191. maddesinin 8. fıkrasında, 188 veya 190. maddelerde tanımlanan suçlardan dolayı yapılan kovuşturma evresinde, suçun 191. madde kapsamına girdiğinin anlaşılması hâlinde, sanık hakkında "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" karar verilmesinin öngörüldüğü, belirtilen hükme göre, anılan Kanun"un 191. maddesinin 8. fıkrası uyarınca, 28/06/2014 tarihi itibarıyla uyuşturucu madde ticareti suçundan yapılan yargılama esnasında suçun münhasıran aynı Kanun"un 191. maddesinde tanımlanan "kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak" suçunun kapsamına girdiğinin anlaşılması hâlinde, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesindeki şartlar aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi zorunlu olduğundan, somut olayda, sanık müdafii tarafından yapılan itiraz üzerine esasa yönelik olarak değerlendirme yapılarak bir karar verilmesi gerekirken, sanığa hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına rızasının olup olmadığı hususu sorulmadığı gerekçesiyle, yazılı şekilde itirazın kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek, Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/05/2019 tarihli ve 2019/257değişik iş sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
Suç tarihinden önce 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değişik TCK"nın 191. maddesinin 8. fıkrasında, 188 veya 190. maddelerde tanımlanan suçlardan dolayı yapılan kovuşturma evresinde, suçun 191. madde kapsamına girdiğinin anlaşılması halinde, sanık hakkında "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" karar verilmesi hükme bağlanmış, 191. maddenin 9. fıkrasında ise "Bu maddede aksine düzenleme bulunmayan hâllerde, Ceza Muhakemesi Kanununun kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin 171 inci maddesi veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 231 inci maddesi hükümlerinin uygulanacağı..." belirtilmiştir.
Dolayısı ile sanık hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan dolayı açılan davada, yapılan kovuşturma sonucunda sanığın sabit olan eyleminin "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçunu oluşturduğunun anlaşılması durumunda, suç vasfındaki değişiklik nedeniyle Mahkemece 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değişik TCK"nın 191/8. maddesi uyarınca, "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçundan hüküm kurulma aşamasına gelindiğinde, öncelikle; 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değişik TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasının olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tesbiti gerektiğinden; sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, bu suç tarihinden önce açılmış başka bir dava veya soruşturma olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının denetim süresi içinde işleyip işlemediğinin ve önceki dava sonucunun araştırılması, gerektiğinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğünden suç tarihinde sanığın infazda olan başka bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının veya kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının bulunup bulunmadığı sorulup belirlendikten sonra;
a) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının denetim süresi içinde işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet kararı verilmiş ise; 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”, karar verilmesi,
b) Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava veya soruşturma yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanunla değişik TCK"nın 191/2. maddesi uyarınca verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararının denetim süresi içinde veya dışında işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet veya erteleme süresinin olumlu geçirilmesi nedeniyle 6545 sayılı Kanunla değişik TCK"nın 191/7. maddesi uyarınca ""kovuşturmaya yer olmadığı"" kararı dışında bir hüküm verilmiş ise, bu suç nedeniyle TCK"nın 191/2. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmemiş sayılacak olan sanık hakkında, daha önceki tarihlerde işlediği aynı nevi suçtan dolayı verilmiş olan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararları ile 5271 sayılı CMK"nın 231. maddesindeki şartlar dikkate alınmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi zorunlu olup, Yasanın amir hükmü olduğu için sanığın önceki hükümlülükleri bu maddenin uygulanmasına engel teşkil etmeyeceğinden, 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değişik TCK"nın 191/8. maddesi uyarınca, 5271 sayılı CMK"nın 231/6. maddesinde belirtilen şartlar aranmaksızın 191. madde hükümleri çerçevesinde “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına”, karar verilmesi,
c) Sanık hakkında daha önce başka bir suç nedeniyle 6545 sayılı Kanunla değişik TCK"nın 191/2. maddesi uyarınca verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı varsa ve yargılama konusu olan suç, bu erteleme kararının ihlali niteliğinde değilse, ayrıca önceki suçtan mahkûmiyet kararı veya erteleme süresinin olumlu geçirilmesi nedeniyle 6545 sayılı Kanunla değişik TCK"nın 191/7. maddesi uyarınca ""kovuşturmaya yer olmadığı"" kararı verilmiş ise; bu suç doğrudan soruşturulması ve kovuşturulması gereken bir suç olacağından yargılamaya devam edilerek, şartları bulunması halinde Mahkemenin takdirine bağlı olarak genel hükümlere göre CMK’nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği de dikkate alınıp, suç tarihi itibarıyla, 6545 sayılı Yasa ile değişik TCK"nın 191. maddesi çerçevesinde bir karar verilmesi,
Zorunlu olduğundan, somut olayda, sanık müdafiinin itirazının bu gerekçelerle kabulüne karar verilmesi gerekirken, "sanığa hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul edip etmediğinin sorulmadığı" şeklindeki gerekçeyle itirazın kabulüne karar verilmesi yasaya aykırı olup, kanun yararına bozma talebi bu yönüyle ve değişik gerekçeyle yerindedir.
D) Karar:
Açıklanan nedenlere göre; sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik itirazın kabulüne ilişkin Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/05/2019 tarihli ve 2019/257 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanunun 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 04.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.