Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/4627 Esas 2018/1038 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/4627
Karar No: 2018/1038
Karar Tarihi: 08.02.2018

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/4627 Esas 2018/1038 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2017/4627 E.  ,  2018/1038 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Sanığın, çekmiş olduğu kredinin yapılandırılması amacıyla bankaya teslim ettiği senetlerin sahte olarak düzenlendiğinin iddia ve kabul olunması, sanık her ne kadar savunmasında suçlamayı kabul etmeyerek suça konu edilen senetlerin elemanları tarafından satılan mal karşılığında alınan müşteri senetleri olduğunu iddia etmiş ise de, adlarına senet tanzim edilen ve borçlu olarak görünen müştekiler ..., ... ve ..."nun sanık ile herhangi bir ticari ilişkilerinin olmadığını, senetleri kendilerinin tanzim etmediğini beyan etmeleri, bilirkişi ve ekspertiz raporları ile senetlerin adı geçenler tarafından düzenlenmediğinin sabit olması, diğer senetlerin ise hayali kişiler adına düzenlendiğinin anlaşılması, adına sahte senet tanzim edilen kişiler arasında sanığın kayınbiraderi ..."ın da bulunması, sanığın elemanları aleyhine yapmış olduğu hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak suçuna ilişkin şikayetlerinin 2006 yılına ait olması ve bunlara ilişkin yargılamaların sonuçlanmış olması, çalışanlarının sahte senet düzenlediğine ilişkin şikayette bulunduğuna dair herhangi bir bilgi ve belgenin dosyaya ibraz edilmemesi, suça konu bonoların müşteri senetleri olduğu iddia edilmesine rağmen, bunu tevsik edici şekilde senette borçlu olarak yer alan kişiler ile arasında ticari faaliyet olduğuna dair fatura vs. herhangi bir belgenin ibraz edilmemesi, bankaya teslim edilen 27 adet bononun tamamının sahte olarak düzenlendiğinin tespit edilmesi ve yüklenen eylemde sanığın menfatinin bulunduğunun anlaşılması karşısında tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
    TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı azaltıcı sebebin bulunmadığı, artırıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 08.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.