11. Hukuk Dairesi 2019/1577 E. , 2019/8163 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 27/12/2017 tarih ve 2016/140 E- 2017/540 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 07/02/2019 tarih ve 2018/734 E- 2019/107 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının "Cappadocia Ultra Trail” ibaresinin marka olarak tescili için TPMK nezdinde başvuruda bulunduğunu, davalı şirketin eskiye dayalı kullanım ve kötüniyet nedenleri ile itirazda bulunması üzerine başvurunun kısmen reddedildiğini, ret kararına yaptıkları itirazın TPMK YİDK tarafından haksız olarak reddedildiğini, davacının davalı şirketten önce tescilli markaları bulunduğunu, eskiye dayalı kullanımın ispat olunması için ciddi bir kullanım ve ayırt edicilik koşulunun sağlanması gerektiğini, hangi mal ve hizmetler yönünden kullanımın olduğunun tespitinin gerektiğini, davalı tarafından sunulan belgelerin bu durumu ispata yeterli olmadığını, davalının kötüniyetli olduğunu ileri sürerek TPMK YİDK’nın 2016-M-1626 sayılı kararının iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket vekili, davacının başvurusunun kötüniyetli olduğunu, söz konusu ibareyi markasal olarak ilk önce müvekkilinin kullandığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, davacının marka başvurusundan önce davalının dava konusu ibareyi etkin ve yoğun olarak kullanıldığını ispatlayamadığı, davacının başvuru tarihi olan 13/08/2014 tarihinden en fazla bir ay öncesine dayanan ve davalı şirkete ait olduğu konusunda tereddüt bulunan belgelerin KHK 8/3 anlamında matufiyet, yoğun kullanım aidiyet gibi piyasada maruf hale getirme koşullarını ispata yeterli olmadığı, 556 sayılı KHK"nın 8/3. maddesindeki koşullarının davalı lehine oluşmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile 2016-M-1626 sayılı TPMK YİDK kararının iptaline karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı şirket ve davalı TPMK vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
1- Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre davalılar vekillerinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, marka başvurusunun kısmen reddine dair TPMK YİDK’nın 2016-M-1626 sayılı YİDK kararının iptali istemine ilişkin olup, uyuşmazlık; reddedilen hizmetler yönünden "Cappadocia Ultra Trail” ibaresi üzerinde davalının öncelik hakkının bulunup bulunmadığı ve tarafların kötüniyetli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Öte yandan "Ultra Trail Du Mont Blanc"ın uluslararası bir bisiklet koşu organizasyonu olduğu hususunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmamaktadır. Mahkemece davalı şirketin sunduğu belgelerin 556 sayılı KHK’nin 8/3 maddesi anlamında matufiyet, yoğun kullanım aidiyet gibi piyasada maruf hale getirme koşullarını ispata yeterli olmadığı, 556 sayılı KHK"nın 8/3. maddesindeki koşullarının davalı lehine oluşmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi isabetli ise de, davalı tarafça kendilerinin "Cappadocia Ultra Trail" isimli bir yarış organizasyonu düzenleyeceğinin sosyal medya ve basında duyulmasından sonra davacının buna engel olmak için kötüniyetle başvuruda bulunduğuna dair savunmaları hususunda bir değerlendirme yapılmadan eksik incelemeye dayalı olarak davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu yönden davalılar yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK"nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 16/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
1- Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre davalılar vekillerinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, marka başvurusunun kısmen reddine dair TPMK YİDK’nın 2016-M-1626 sayılı YİDK kararının iptali istemine ilişkin olup, uyuşmazlık; reddedilen hizmetler yönünden "Cappadocia Ultra Trail” ibaresi üzerinde davalının öncelik hakkının bulunup bulunmadığı ve tarafların kötüniyetli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Öte yandan "Ultra Trail Du Mont Blanc"ın uluslararası bir bisiklet koşu organizasyonu olduğu hususunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmamaktadır. Mahkemece davalı şirketin sunduğu belgelerin 556 sayılı KHK’nin 8/3 maddesi anlamında matufiyet, yoğun kullanım aidiyet gibi piyasada maruf hale getirme koşullarını ispata yeterli olmadığı, 556 sayılı KHK"nın 8/3. maddesindeki koşullarının davalı lehine oluşmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi isabetli ise de, davalı tarafça kendilerinin "Cappadocia Ultra Trail" isimli bir yarış organizasyonu düzenleyeceğinin sosyal medya ve basında duyulmasından sonra davacının buna engel olmak için kötüniyetle başvuruda bulunduğuna dair savunmaları hususunda bir değerlendirme yapılmadan eksik incelemeye dayalı olarak davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu yönden davalılar yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK"nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 16/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.