19. Hukuk Dairesi 2016/10216 E. , 2017/6497 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada davalı (birleşen davada davacı) vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi,gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili asıl davada, müvekkil ile davalı şirket arasında 20.7.2011 tarihli mağaza lisans ve bayilik sözleşmesi imzalandığını,sözleşmeye göre 5 yıl süreyle müvekkilin davalının bayiliğini ... AVM de yapacağını ve davalının mal tedarik edeceğini, davalının ...AVM ile 1 yıllık kontratı olduğunu bu durumun müvekkilinden gizlendiğini, 5 yıllık sözleşme karşılığı, franchise ücreti ödediğini dükkan tadilat harcaması yaptığını, ipotek verdiğini, reklam giderleri ödediğini, davalının sözleşme hükümlerini iyiniyet kuralları içinde yürütmediğini, bunun üzerine haklı sebeplerle sözleşmeyi müvekkilin fesih ettiğini belirterek müvekkilinin davalının kusurlu davranması nedeniyle yaptığı tüm gider ve harcamalarına karşılık fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 30.000 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili asıl davada, müvekkil ile davalı arasındaki sözleşme hükümlerinde müvekkilin dava dışı ...’den (... AVM) 11.07.2007 tarihli kira kontratı ile mağazayı alt kiralayan olarak kiraladığını, müvekkilin hem tek yetkili satıcı hem de alt kiralayan olarak kiracı olduğunu, davacının tüm kira akdini şartlarıyla birlikte kabul ettiğini, davacıyı yanıltma gibi bir durumun sözkonusu olmadığını, müvekkil davacıdan aylık olarak tahsil ettiği kira bedelini alıp dava dışı kiralayana (... AVM) ödediğini, davacının sözleşme gereği şubat 2012 tarihinden itibaren kira bedellerini ödemediğini, davacının aylık kira borçlarını zamanında ödemiş olsaydı müvekkilininde kira bedellerini AVM’ye zamanında ödeyeceğini ve bu durumda temerrüt doğmayacağını, müvekkilinin AVM’ye karşı bir tahliye taahhüdü olmadığından kira akdinin süresinin dolmasının öneminin bulunmadığını, feshin ihbar edilmemesi halinde kendiliğinden uzayacağını, kira kontratının uzamamasının sorumluluğunun kira borcunu ödemeyen davacıya ait olduğunu, müvekkilinin sözleşme gereği edimlerini yerine getirdiğini, sözleşmenin iptali halinde ön lisans bedeli, isim hakkı bedeli ve reklam katkı bedelinin istenilemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Birleşen davada davacı vekili, taraflar arasındaki 5 yıl süreli Mağaza, Lisans ve Bayilik Sözleşmesinde, davalı ..."ın tek satıcı, diğer davalıların tek satıcının müşterek ve müteselsil kefilleri olduğunu, davalıların tümünün müvekkili ile...AVM arasındaki kira sözleşmesini incelediğini ve bu kira akdindeki tüm şartları kabul ettiklerini, davalıların kira bedellerini ödemedikleri için haklarında tahliye istemli takip başlatıldığını, müvekkilin kendi kiralayanına karşı icra tehdidi altında 30/05/2012 tarihine kadar işleyecek kiraları, eklentileri, icra masrafları, vekalet ücretleri de dahil olmak üzere 46.500,00 TL"yi ... AVM"ye ödemek zorunda kaldığını, sözleşmenin davalı tek satıcının kusurları nedeniyle feshedilmiş olması nedeniyle, kar kaybı için 1000 TL, kira kaybından dolayı 1000 TL, manevi zarar için 10.000 TL, reklam, tanıtım giderleri için 1000 TL, bayilik ücreti 10.000 TL, banka teminat mektuplarından dolayı 1000 TL, cezai şart alacağı 75.000 Dolar karşılığı 135.750.00 TL olmak üzere toplam 159.750,00 TL"nin davalı kefillerden ... için 50.000 TL ile ... için 500.000 TL ile sınırlı olmak kayıt ve şartıyla diğer davalılar açısından ise herhangi bir sınırlama olmaksızın yıllık avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili,cevap vermemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda,
Asıl davada; davacı kira bedellerini davalıya ödediği zaman davalı da sözleşme çerçevesinde kiralayan AVM"ye ödeme bulunduğu, sözleşmenin davacının 26.03.2012 tarihli ihtarnamesi ile feshedildiği, davacının fesih nedeni olarak eski sezon ürünlerinin gönderildiği, eksik teslim ettiği iddiasına dayandırdığı, ancak bu iddiasını kanıtlayamadığı, dosyada bulunan taraflar arasındaki yazışmalar ve tutanaktan davacının karşı tarafın asgari ürün alım yükümlülüğünü ihlal ettiği taraflar arasındaki sözleşmenin davacı tarafça feshinin haksız olduğu, sözleşmeyi haksız nedenle fesheden davacının, sözleşmenin feshi dolayısıyla herhangi bir tazminat talebinde bulunmasının söz konusu olamayacağı, davacının, kira sözleşmesinin1.5-1.6 ve1.7 madde hükümleri gereği 11.7.20017 tarihli kira sözleşmesinin içeriğinden haberdar olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş,
Birleşen davada; davalının sözleşmeyi 26.3.2012 tarihli ihtarname ile haksız feshettiği bu nedenle sözleşme gereği cezai şart ve bayilik ücretinin ödemesi gerektiği, davacının dava dışı şirkete kira bedeli nedeniyle ödeme yaptığı,yaptığı ödemenin davalıya açtığı icra takip tutarı dışında kalan bakiyesini isteyebileceği,diğer istemler için yapılan inceleme ile bedellerin belirlendiği gerekçesiyle toplam 344.026,00 TL alacağın davalı ..."ın tamamından, davalı ..."ın 206.276,00 TL"sinden davalı ..."ın 50.000,00 TL"sinden sorumlu olmak üzere ve ıslah tarihi de dikkate alınarak işleyecek faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, manevi tazminatın koşulları oluşmadığından , davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine kara verilmiş,hüküm asıl dava davalı(birleşen dava davacı) vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle birleşen davada hükmedilen 344.026,00TL alacağın birkısım davalıların sorumlu oldukları miktarlar ayrı ayrı belirtilmek suretiyle tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline biçiminde hüküm kurulmakla,birleşen davanın davalısı ... yönünden de hüküm kurulmuş olduğunun anlaşılmış olmasına göre, davalı(karşı davacı)vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 02/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.