4. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/8594 Karar No: 2017/3973 Karar Tarihi: 13.06.2017
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2015/8594 Esas 2017/3973 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2015/8594 E. , 2017/3973 K.
"İçtihat Metni"
Davacı ekili Avukat ... tarafından, davalı leyhine 26/03/2012 gününde verilen dilekçe ile 6831 sayılı Orman Kanunu"na muhalefet nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 03/02/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, ormandan ağaç kesme nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı idare; davalının, 12/12/2009 tarihinde düzenlenen suç tutanağına göre yapacak nitelikte emval veren ağaç kesme eylemini gerçekleştirdiğini beyan ederek, aynı tarihli orman tazminat raporunda belirlenen 6831 sayılı Kanun’un 112, 113 ve 114 maddeleri gereğince uğramış oldukları maddi zararın tazmini isteminde bulunmuştur. Davalı, talebin reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; davalı hakkında yapacak nitelikte emval veren ağaç kesme suçundan yürütülen ceza yargılaması neticesinde beraat kararı verildiği ve hukuk hakiminin ceza yargılamasında tespit olunan maddi olgularla bağlı olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; davalı hakkında davaya konu olay nedeniyle ceza davası açıldığı, sayılı kararı ile davalının üzerine atılı yapacak nitelikte emval veren ağaç kesme suçundan beraatine karar verilmekle beraber, kararın bozulduğu ve bu haliyle ceza yargılamasının henüz sonuçlanmadığı anlaşılmaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 74. maddesi (818 sayılı BK 53) uyarınca ceza mahkemesinin kararı hukuk hakimini bağlamaz ise de, somut olayın özelliği itibariyle maddi olgunun ve davalının sorumluluğunun tespiti açısından ceza dava dosyasının sonucu önem arz etmektedir. Bu nedenle ceza dava dosyasının kesinleşmesi beklenilmeli ve ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece açıklanan yönler gözetilmeden, yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 13/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.