Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9906
Karar No: 2017/6487
Karar Tarihi: 02.10.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/9906 Esas 2017/6487 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı ile müvekkili arasındaki ticari ilişkide fatura karşılığı satılan mal bedelleri ödenmemiş ve bakiye alacak tahsili amacıyla dava açılmış. İlk olarak yapılan ilamsız icra takibine itiraz edilmiş ve bu itirazın iptali için %20 icra inkar tazminatı talep edilmiş. Davalı ise borcu olmadığından bahisle davanın reddine ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiş. Yapılan yargılama sonucunda her iki tarafın usulüne uygun defterlerinde kayda geçmeyen üç adet çekin davacının talep ettiği miktardan fazla olduğu tespit edilmiş. Ayrıca, çeklerin keşidecisinin davalı olduğu ve davalının büyük ortaklarından birisi olduğu belirtilmiş. Mahkeme, her ne kadar keşidecisi davalı olan iki adet çekin davalı şirket borcuna mahsup edilip ödendiği gerekçesiyle davayı reddetse de, çeklerin ciro edenlerin şirket ortağı olmasını tek başına kabul etmemesi gerektiği ve diğer delillerin birlikte değerlendirilerek uygun bir karar verilmesi gerektiğine karar vermiş ve hükmün bozulmasına karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- Ticaret Kanunu, M. 70-78
- İstanbul Barosu Tavsiye Kararı No: R.2010.46.3163, K.2010/437
- Borçlar Kanunu, M.58-61
19. Hukuk Dairesi         2016/9906 E.  ,  2017/6487 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkil ile davalı arasında ticari bir ilişki mevcut olduğunu, faturalar karşılığı satılan mal bedellerinin ödenmediğini, bakiye alacağın tahsili amacıyla ... 10. İcra Müdürlüğünün 2014/12616 E.sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız icra takibine haksız ve kötüniyetli olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, davacı tarafa verilen çekler, nakit ve bankadan yapılan ödemeler ile müvekkile teslim edilen mal bedelleri ile karşılaştırıldığında müvekkilinin alacaklı olduğunu, bu durumun ticari defter ve kayıtlar ile ödemeye ilişkin belgelerle saptanacağını savunarak davanın reddini ve davacı aleyhine %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, her iki tarafın usulüne uygun olduğu belirtilen defterlerinin birbirini tutmamasının davacı defterlerinde kayıtlı olmayan ancak davalı defterlerinde kayıtlı olan üç adet çek bedelinden kaynaklandığı,her üç adet çekin arkasında... cirosunun bulunduğu bu çeklerden ikisinin ... yazılarak ...tarafından, bir çekin ise ...tarafından ibraz edildiği, davacı defterlerinde söz konusu çekler yer almasada, çeklerin keşidecisinin davalı olduğu, 2 adet çekte açıkça davacı şirketin isminin yer aldığı, şirketin isminin yer aldığı 2 adet çek bedeli dikkate alındığında dahi davacının talep ettiği 10.395,49-TL den fazla olduğu,...’ın getirilen sicil kaydına göre davalı şirketin büyük ortaklarından birisi olduğu, çekler tahsile verildiğinde şirket isminin kullanılarak ibraz edildiği bu nedenle davalının iddialarının yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Her ne kadar mahkemece, keşidecisi ... ve...olan arkalarında ...ve ...ciroları bulunan iki adet çekin davalı şirket borcuna mahsuben davacıya verilip ödendiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de sözü edilen çeklerde, davalı şirketin herhangi bir sıfatının bulunmadığı ve ciro edenlerin şirket ortağı olmasınında tek başına bu çeklerin davalı şirket borcuna mahsuben verilip ödendiği hususunun kabulünü gerektirmeyeceği gözetilmeden mahkemece ödeme niteliğinde kabulü doğru olmayıp,iddia ve savunma çerçevesinde diğer deliller birlikte değerlendirilerek uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 02/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi