Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5128
Karar No: 2017/5237
Karar Tarihi: 06.12.2017

Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2017/5128 Esas 2017/5237 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2017/5128 E.  ,  2017/5237 K.

    "İçtihat Metni"


    İrtikap suçundan sanık ..."ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 250/1, 35 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı suçtan sanık ..."ın anılan Kanunun 250/1, 35, 39 ve 62. maddeleri gereğince 6 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231. maddesi gereğince hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına dair ... 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 27/05/2014 tarihli ve 2013/106 esas, 2014/100 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/07/2014 tarihli ve 2014/875 Değişik İş sayılı kararının,
    Benzer bir olaya ilişkin olarak Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 31/01/2013 tarihli ve 2012/22375 esas, 2013/1077 sayılı ilamında yer alan, "... Sanıklar hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçu nedeniyle iletişimin dinlenmesi ve kayda alınması kararları alınmıştır. Bu kararlara dayanılarak dinlenen telefon görüşmeleri, ancak "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçu yönünden delil olarak kullanabilir. "Suç işlemek amacıyla örgüt kurma veya suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma" suçları yönünden dinleme kararı bulunmadığından, sözü edilen telefon konuşmaları bu suçlarda delil olarak kullanılmaz. Öte yandan, CMK"nın 135. maddesinin altıncı fıkrası uyarınca, iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınmasına ilişkin hükümler "suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma" suçu için uygulanamaz...." şeklindeki açıklamalar dikkate alındığında,
    Somut olayda ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından rüşvet suçundan şüpheliler hakkında 2013/17143 sayılı soruşturmada, ... 11. Sulh Ceza Mahkemesinin 20/03/2013 tarihli ve 2013/198 değişik iş sayılı kararı ile şüphelilerin kullanmış olduğu cep telefonlarının iletişimin dinlenilmesi, tespiti, kayda alınması ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi ve kamuya açık alanlardaki faaliyetleri ile iş yerlerinin teknik araçlarla izlenmesi, ses ve görüntü kayıtlarının alınmasına karar verildiği, yapılan dinleme ve izlemeler sonucu sanık ..."ın ... isimli vergi mükellefinden zorla para almaya çalıştığının, sanık ..."ın eyleme yardımcı olmaya çalıştığının tespit edilmesi üzerine ... ve ... haklarında icbar suretiyle irtikap suçundan 5237 sayılı Kanunun 250/1. maddesi gereğince cezalandırılması istemiyle açılan kamu davası üzerine yapılan yargılama sonucunda ... 6. Ağır Ceza Mahkemesince sanıkların üzerlerine atılı eylemi, ... 11. Sulh Ceza Mahkemesince 20/03/2013 tarihli ve 2013/198 Değişik İş sayılı kararıyla izin verilen dinleme, izleme ve kayda alınma delillerine dayanılarak işledikleri kabul edilerek irtikap suçundan cezalandırılmalarına ve haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği,
    5271 sayılı Kanunun 135. maddesinde düzenlenen iletişimin tespiti, dinlenilmesi ve kayda alınması yoluna başvurulabilenecek suç türlerinin anılan maddenin 8. fıkrasında katalog olarak tahdidi bir biçimde sayıldığı, yine anılan Kanunun 140. maddesinde teknik araçlarla
    -2-
    izleme yoluna başvurulabilecek suçların anılan maddenin 1. fıkrasında sınırlı bir şekilde sayıldığı, soruşturmaya ilk başlanan rüşvet suçunun bu katalog suçlardan olmasına rağmen sanıklar hakkında iddianame düzenlenen ve ceza hükmü kurulan irtikap suçunun bu katalog suçlardan olmadığı, bu nedenle rüşvet suçundan alınan, iletişimin dinlenilmesi, tespiti, kayda alınması ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi ve kamuya açık alanlardaki faaliyetleri ile iş yerlerinin teknik araçlarla izlenmesi, ses ve görüntü kayıtlarının irtikap suçuna ilişkin delillerin hükme esas alınamayacağı gözetilmeden, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 21/08/2017 gün ve 94660652-105-07-6582-2017-Kyb sayılı Kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay C.Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 29/06/2010 tarih ve 2010/70 Esas ve 2010/159 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere; ...Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının itiraz yasa yoluna tabi bulunması nedeniyle, gerek itiraz edilerek gerekse itiraz edilmeksizin kesinleşmesi halinde, olağanüstü bir yasa yolu olan kanun yararına bozma konusu yapılabileceğinde kuşku bulunmamaktadır. Ancak kanun yararına bozma yasa yolunda hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, 5271 sayılı Yasanın 231. maddesinin 5-14. fıkralarındaki koşullar kapsamında denetlenerek, somut olayda hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarının bulunup bulunmadığı, ceza miktarı, daha önceden kasıtlı bir suçtan mahkumiyet, zararın giderilip giderilmediği, suçun İnkılap Yasasında belirtilen suçlardan bulunup bulunmadığı, Askeri Ceza Yasası ile 15 yaşından büyükler açısından 3713 sayılı Yasa kapsamındaki suçlardan olup olmadığı ve denetim süresinin doğru tayin edilip edilmediği gibi hususlara ilişkin hukuka aykırılıklar nedeniyle bozulabilecektir. Burada unutulmaması gereken husus, bu yasa yolunda denetlenenin hüküm olmayıp hükmün üzerine inşa edilmiş olan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı olduğudur.
    Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının dayanağını oluşturan mahkumiyet hükmü ise; hükmün açıklanması, düşme kararının verilmesi veya yeni bir mahkumiyet hükmünün tesisinden sonra temyiz incelemesine konu olabilecek ve ancak bu aşamadan sonra temyiz yasa yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde, koşulları bulunduğu takdirde kanun yararına bozma yasa yolu ile denetlenebilecektir.
    Görüldüğü gibi hükmün içeriğindeki hukuka aykırılıklar ancak hükmün hukuken varlık kazanması halinde olağan ve olağanüstü yasa yolları denetimine konu olabileceğinden, henüz hukuken varlık kazanmayan bir hükmün ne olağan ne de olağanüstü yasa yolu denetimine konu edilmesi mümkün değildir. Bu nedenle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verildiği ahvalde hükmün içeriğine dahil bulunan hukuka aykırılıkların, kanun yararına bozma yoluyla denetlenmesi olanağı bulunmamaktadır. Yasa koyucu, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının üzerine inşa edildiği mahkumiyet hükmünün olağan yasa yolu olan temyizen incelenmesini dahi yasaklamışken, henüz doğmamış bu hükümdeki hukuka aykırılıkların olağan denetim süreci sonlanmadan, olağanüstü bir yol olan kanun yararına bozmayla denetlenebileceğini kabul etmek yasa yollarında hakim olan temel ilkelere
    açıkça aykırılık oluşturacağı gibi, temyiz ve kanun yararına bozma yasa yolunun gerek başvuru koşulları, gerekse sonuçlarındaki farklılıklar ile kanun yararına bozma kurumunun konuluş amacı nazara alındığında ileride telafisi mümkün olmayan sorunlara da yol açabileceği aşikar olup, bu itibarla, açıklanması geri bırakılan hükmün içeriğine ilişkin olan hukuka aykırılıkların, kanun yararına bozma yoluyla denetlenme olanağı bulunmadığının anlaşılması karşısında, usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilen ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/07/2014 tarihli ve 2014/875 D. İş sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 06/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi