Kasten öldürme - kasten yaralama - mala zarar verme - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2016/6117 Esas 2017/2588 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/6117
Karar No: 2017/2588
Karar Tarihi: 06.07.2017

Kasten öldürme - kasten yaralama - mala zarar verme - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2016/6117 Esas 2017/2588 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, kasten öldürme, kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarından yargılanmış ve kasten yaralama suçundan beraat etmiştir. Sanık, öldürme suçu nedeniyle 12 yıl 6 ay hapis, yaralama suçu nedeniyle 2.240 TL adli para cezası ve mala zarar verme suçu nedeniyle de 2.000 TL adli para cezasına çarptırılmıştır. Sanık cezaevinden gönderdiği dilekçesi ile cezanın onanmasını istediği için temyiz istemi reddedilmiştir. Katılanların doğrudan zarar görmediği için maktul üzerinden yargılama yapılmıştır. TCK 81, 29, 62, 53, 86/2, 86/3-e, 52, 151/1 maddeleri uyarınca ceza verilmiştir. Ayrıca Anayasa Mahkemesinin iptal kararı doğrultusunda 5237 sayılı TCK'nin 53/1-2-3. maddelerinin tatbikine dair hüküm fıkrasının düzeltilerek tebliğnamedeki düşüncenin aksine karar verilmesine karar verilmiştir.
1. Ceza Dairesi         2016/6117 E.  ,  2017/2588 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kasten öldürme, kasten yaralama, mala zarar verme
    HÜKÜM : Sanık ... hakkında;
    ..."a yönelik kasten yaralama suçundan beraat
    TCK"nun 81, 29, 62, 53. maddeleri uyarınca 12 yıl 6 ay hapis cezası,
    Sanık ... hakkında;
    TCK"nun 86/2, 86/3-e, 29, 62, 52. maddeleri uyarınca 2.240 TL adli para cezası,
    Sanık ... hakkında;
    TCK"nun 151/1, 62, 52. maddeleri uyarınca 2.000 TL adli para cezası.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    1 -Sanık ... müdafıisinin yasal süresindeki temyiz isteminden sonra, sanığın cezaevinden gönderdiği 26/10/2016 tarihli dilekçesi ile dosyasının onanmasını istediği anlaşılmakla, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 05/02/2008 gün ve 2008/1-9/15 sayılı Kararı uyarınca, cezanın onanması isteği temyizden vazgeçme olarak kabul edildiğinden, sanık ... müdafiinin duruşma ve temyiz isteminin,
    2- Sanık ... hakkında katılan ..."ye yönelik eylemi nedeniyle "Kasten Yaralama", sanık ... hakkında katılan ...’ye yönelik “Mala Zarar Verme” suçlarından doğrudan adli para cezası verilmiş olması ve 14/04/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun geçici 2. maddesi ile 5320 sayılı Kanunda yapılan değişiklik karşısında, "Bölge adliye mahkemeleri faaliyete geçinceye kadar hapis cezasından çevrilenler hariç olmak üzere, sonuç olarak belirlenen üç bin Türk Lirası dâhil adlî para cezasına mahkûmiyet hükümlerine karşı temyiz yoluna başvurulamayacağından" sanıklar ...ve ... müdafilerinin bu hükümlere yönelen temyiz isteminin,
    3- Katılanlar... ve ...’in doğrudan zarar görmediği ve katılma hakkı bulunmadığı maktul ..."a yönelik kasten öldürme suçundan verilen hükmü temyiz hak ve yetkileri bulunmadığından, vekillerinin bu suçtan verilen hükme yönelik temyiz talebinin,
    4- Sanık ... müdafiinin yasal süresinde verdiği süre tutum dilekçesi ile hükmü sadece sanık müdafii sıfatıyla temyiz ettiği anlaşılmakla, yasal süreden sonra müşteki sıfatıyla yaptığı temyiz talebinin,
    CMUK’nun 317. maddesi uyarınca ayrı ayrı REDDİNE, karar verilmiştir.
    Maktulden katılanlar vekilinin sanık ...’nin maktul ...’a yönelik kasten öldürme suçundan kurulan hüküm yönünden temyiz talebi doğrultusunda yapılan sınırlı incelemede;
    Oluşa ve dosya kapsamına göre; mahkemenin takdir, kabul, uygulamasına göre; TCK"nun 29. maddesinin uygulanmasına yönelik değerlendirilmesi yerinde görüldüğüden tebliğnamedeki tahrik hususunda bozma istenilen görüşe iştirak edilmemiştir.
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’nin maktul ...’a yönelik kasten öldürme suçunun sübutu kabul oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, tahrike ve takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, maktulden katılanlar vekilinin haksız tahrik hükümlerinin ve takdiri indirim hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle,
    24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı Kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında mahkemenin bu maddeyle yaptığı uygulamanın hukuka aykırı olduğu anlaşılmakta ise de;
    Bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasında yer alan 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün "Anayasa Mahkemesinin iptal kararındaki hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK"nun 53/1-2-3. maddelerinin tatbikine" şeklinde değiştirilmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak ONANMASINA, 06/07/2017 gününde oybirliği ile karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.