1. Hukuk Dairesi 2019/1363 E. , 2019/2575 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TENKİS
Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil-tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı taktirde ölünceye kadar bakma şartıyla yapılan tasarrufun tenkisi isteğine ilişkindir.
Davacı, mirasbırakan babası ...’nin kız çocuklarından mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak tek erkek evladına temliklerde bulunduğunu, buna göre ... ada ... ve ... ada ... parsel sayılı taşınmazların 21/24’er payı mirasbırakan adına kayıtlı iken 1990 yılında davalıya sattığı şeklindeki beyanı ile anılan payların kadastro yolu ile davalı adına tescil edildiğini, dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazı 17.07.2008 tarihinde ölünceye kadar bakma şartıyla davalıya temlik ettiğini ileri sürerek dava konusu ... ada ..., ... ada ..., ...ada ... parsel sayılı üç parça taşınmazın davalı adına olan kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescilini, olmadığı taktirde ölünceye kadar bakma şartıyla yapılan tasarrufun tenkisini istemiştir.
Davalı aşamalarda, dava konusu bir kısım taşınmaz bakımından tapuda satış işlemi yapılmadığından muvazaa iddiasının dinlenemeyeceğini, ölünceye kadar bakma akti ile devredilen taşınmaz bakımından ise bakım borcunu yerine getirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, temliklerin kız çocuklardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Tüm dosya içeriği ve toplanan delillerden, eksiğin giderilmesi suretiyle getirtilen kayıtlardan; 1939 doğumlu mirasbırakan ...’nin 29.03.2014 tarihinde ölümü üzerine davacı kızı ..., davalı oğlu ... ile dava dışı kızları ..., ..., ..., ..., ... ve ...’nin mirasçı kaldıkları, dava konusu ... ada ... parsel sayılı (geldisi ... parsel) taşınmazın tamamı mirasbırakan adına kayıtlı iken 17.07.2008 tarihinde ölünceye kadar bakma şartıyla davalı oğluna temlik ettiği, dava konusu ... ada ... ve ... ada ... parsel sayılı taşınmazların 21.04.2006 tarihli kadastro tespitine göre, mirasbırakanın taşınmazlardaki 21/24’er payını 1995 yılında davalı oğluna 500.000 TL bedelle satarak hak ve alakasını kestiği belirtilmek suretiyle sözü edilen taşınmazların 21/24’er payının davalı ... adına tespit ve tescil edildiği anlaşılmaktadır.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre ölünceye kadar bakma şartıyla temlik edilen dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmaz bakımından temlikin muvazaalı olduğu saptanarak yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu parsele ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazının reddiyle dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazla ilgili hükmün ONANMASINA,
Davalının, dava konusu ... ada ... ve ... ada ... parsel sayılı taşınmazlarla ilgili temyiz itirazlarına gelince;
Dava konusu ... ada ... ve ... ada ... parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitine dayanak teşkil eden tapu kayıtlarında mirasbırakanın herhangi bir satış işlemi bulunmamaktadır. Sadece anılan taşınmazların kadastro tespitinde, tarafların mirasbırakanı İsmail’in bu taşınmazlardaki paylarının davalı ...’a satıldığı belirtilerek davalı ... adına tespit görmüştür. Bu durumda muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak değil tapulama tespitinin yanlış yapıldığından bahisle iptal ve tescil davası açılması olanaklıdır.
Hal böyle olunca, ... ada ... ve ... ada ... parsel sayılı taşınmazlar bakımından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
Davalının değinilen yönden yerinde görülen temyiz itirazının kabulü ile hükmün bu bölümünün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.