Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/20462 Esas 2015/8211 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/20462
Karar No: 2015/8211
Karar Tarihi: 16.12.2015

Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/20462 Esas 2015/8211 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/20462 E.  ,  2015/8211 K.
"İçtihat Metni"


Tebliğname No : KYB - 2015/350050

Dolandırıcılık suçundan sanık O.. G.."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 157/1, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 10 ay hapis ve 2.000,00 Türk lirası adlî para cezaları ile cezalandırılmasına dair Bakırköy 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/01/2015 tarihli ve 2014/182 esas, 2015/13 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 15.10.2015 gün ve 20379/66023 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 13.11.2015 gün ve 2015/350050 sayılı yazısıyla dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteminde;
Dosya kapsamına göre; 5237 sayılı Türk Ceza Kanun"un 157/1. maddesinde, “Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlayan kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası verilir.”, aynı Kanun"un 52/1 ve 2. fıkralarında ise, “Adlî para cezası, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hâllerde yediyüzotuz günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan meblağın hükümlü tarafından Devlet Hâzinesine ödenmesinden ibarettir. En az yirmi ve en fazla yüz Türk lirası olan bir gün karşılığı adlî para cezasının miktarı, kişinin ekonomik ve diğer şahsi hâlleri göz önünde bulundurularak takdir edilir.” hükümlerinin yer alması karşısında, sanık hakkında hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde, herhangi bir teşdit sebebi ve farklı uygulamanın gerekçesi gösterilmeden adlî para cezasının alt sınırın üzerinde belirlenerek fazla ceza tayin edilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Ceza Genel Kurulu"nun 14/04/2015 tarihli 2013/12-529 Esas, 2015/106 Karar ve 05/05/2015 tarihli 2014/4-709 Esas, 2015/139 Karar sayılı kararlarında da belirtildiği üzere, kanun yararına bozma kanun yoluna, istinaf ve temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmiş hüküm ve kararlara karşı gidilmesi nedeniyle kesin hükmün otoritesinin bütünüyle zedelenmemesi amacıyla bu yola başvurabilmek için hukuka aykırılık halinin ciddi boyutlara ulaşması gerektiği, hüküm ve kararlarda hiç gerekçe gösterilmemesi nedenine bağlı olarak kanun yararına bozma kanun yoluna başvurulabilecekken, delillerin takdir ve tercihinde hataya düşüldüğünden bahisle takdire müteallik konularda bu yola başvurulması, sözü edilen olağanüstü kanun yolunun amaç ve kapsamıyla bağdaşmayacağı, mahkemenin takdirine bağlı istekler ile uygulamadaki takdir yanılgıları veya takdirin yerinde olup olmadığının denetlenmesine ilişkin başvurular kanun yararına bozma konusu yapılamayacağı anlaşılmakla Bakırköy 23. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 27/01/2015 tarih ve 2014/182 Esas, 2015/13 Karar sayılı kararına yönelik Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nca düzenlenen ihbarname içeriği yerinde görülmediğinden, kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 16/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.