Esas No: 2021/15192
Karar No: 2022/8688
Karar Tarihi: 17.05.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/15192 Esas 2022/8688 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2021/15192 E. , 2022/8688 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, taraf vekillerince yapılan istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nce davacı idare yönünden HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine, davalı yönünden ise kabulü ile HMK’nın 356. maddesi uyarınca duruşma yapılarak ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmak suretiyle yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; kapama zeytin bahçesi niteliğindeki ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, ... parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/1-f maddesi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesine ve tespit edilen bedelin davalılara ödenmesine ilişkin ilk derece mahkemesince verilen karara karşı yapılan istinaf başvurularının davalı yönünden kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmak suretiyle, idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi ve objektif değer artış oranının % 230 olarak kabulü ile re’sen kamulaştırma bedelinin tespit edilmesinde yöntem olarak bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Taşınmazın kuru tarım arazisi niteliği, konumu, yüzölçümü, Dairemiz genel uygulamaları, aynı yöreden gelen Dairemiz denetiminden geçen dosyalar dikkate alındığında kapitalizasyon faiz oranının % 5 uygulanması gerekirken, bu oranın % 4 kabulü ile fazla bedel tespiti,
2-Dosyadaki hangi bilirkişi kurulu raporu hükme esas alındığı anlaşılamadığından münavebeye esas alınan ürünlerin dekara ortalama masrafları resmi verilere uygun ise de; aynı bölgeden Dairemize intikal eden ve denetimimizden geçen dosyalarda üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ü oranında alınmak suretiyle m² birim fiyatlarının belirlendiği gözönüne alındığında, dekara ortalama üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ü oranında alınması gerektiğinin düşünülmemesi,
3-Kabule göre de;
a) 21.05.2018 tarihli ilk derece mahkemesinin 2. kararı ile hükmedilen fark 214.716 TL’ye 12.02.2017 tarihinden 21.05.2018 tarihine kadar faiz işletilmesine ve infazda tereddüt uyandırmaması için bloke edilen 20.806,86 TL faiz bedelinin davacı idareye iadesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru olmadığı gibi,
b)Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 gün ve 31317 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 16/07/2020 tarih ve 2018/104 Esas - 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunu'nun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesinin; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak fark bedel yönünden bu husus gözetilmek suretiyle hüküm kurulması gerektiğinden,
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi hükmünün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerinin temyiz istemlerinin kabulü ile HMK'nın 371. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 17/05/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.