Esas No: 2019/4614
Karar No: 2022/2022
Karar Tarihi: 23.05.2022
Danıştay 9. Daire 2019/4614 Esas 2022/2022 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/4614 E. , 2022/2022 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/4614
Karar No : 2022/2022
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı-…
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, pos cihazı ile ikrazatçılık faaliyetinde bulunarak elde ettiği gelirini kayıt ve beyan dışı bıraktığı yolunda düzenlenen vergi tekniği raporu done alınmak suretiyle takdir komisyonu kararına dayanılarak 2012 yılı için re'sen tarh edilen üç kat vergi ziyı cezalı gelir vergisinin kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla; davacı adına düzenlenen vergi tekniği raporu ile eki bilgi ve belgelerin irdelenmesinden; davacının ticari ve teknik icaplara aykırı şekilde, altın satışlarının bulunduğu, konu ile ilgili olarak ifadelerine başvurulan ve vergiyi doğuran olayla ilgisi açık olan kişilerin birbiriyle tutarlı ifadelerinde nakit para karşılığı kredi kartı çekimi yapıldığı, davacıdan mal ve hizmet alışı yapılmadığının belirtildiği, davacının 03/04/2012 tarihinden itibaren toptan ve perakende olarak ayakkabı ticareti faaliyetinde bulunmaktayken 2012/Nisan döneminde pos hasılatının 0,00 TL, 2012/Mayıs döneminde ise 1.504,00 TL olduğu, davacının kuyumculuk işine de başladığı 2012/Haziran dönemindeki pos hasılatının ise bir anda 160.174,00 TL. gibi yüksek bir rakama ulaştığı, davacının 2012 yılında pos cihazı ile gerçekleştirdiği işlemlerin toplamının 17.246.275,01 TL tutarında olduğu ancak 2012 yılı için hesaplanan gelir vergisinin ise sadece 1.719,31 TL olduğu, düzenlenen gider pusulalarında alışı yapılan emtianın hurda altın olarak yazıldığı,işçilik/alaşım ve katma değer vergisinin hesaplanmadığı, altın aldığı belirtilen şahısların genellikle aynı kişiler yada soyadı aynı olan kişiler olduğu, adreslerinin yazılmadığının anlaşıldığı, davacının küçük çaplı perakende altın ticari yapmasına rağmen çok büyük miktardaki cirolara ulaşması ve on ay gibi kısa bir sürede bu denli yüksek cirolara ulaşan bir işletmenin ticari faaliyetlerine birden son vermiş olması, yapılan cezalı tarhiyata dayanak raporda davacının küçük çaplı gerçek altın satışlarının olduğunun kabulüyle birlikte bilgisine başvurulan kişilerin alınan ifadelerinden hareketle vergi tekniği raporunda belirlenen tutardan %1 banka komisyonu düşülerek, %2 komisyon geliri kazandığı kabulüyle hesaplamaların yapıldığı hususları dikkate alındığında, davacının anılan yılda pos cihazı üzerinden gerçekleştirdiği faaliyetin komisyon geliri elde etmek amacıyla tefecilik faaliyeti niteliğinde olduğu sonucuna ulaşıldığı ve bu durumda, davacı tarafından, pos cihazlarının işlev ve veriliş amaçları dışında, nakit paraya ihtiyacı olanlara kullandırmak suretiyle elde edilen faiz geliri dikkate alınarak yapılan hesaplamalar sonucu adına re'sen tarh edilen dava konusu üç kat vergi ziyaı cezalı gelir vergisinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı hakkında ikrazatçılık suçundan dolayı verilmiş bir mahkumiyet kararı bulunmadığı, Mahkemece sunulan belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmadığı, ikrazatçılık faaliyetinin üç kat vergi ziyaı cezası kesilmesini gerektiren haller arasında sayılmadığı, kredi kartıyla yapılan satışların katma değer vergisi beyannamesine dahil edilip edilmediğinin tespit edilmediği, davacının faaliyet gösterdiği sektördeki karlılık oranına ilişkin bir saptama yapılmadığı, eksik araştırma ve inceleme sonucu hüküm kurulduğu iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.Temyiz isteminde bulunandan 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca hesaplanacak nispi harcın alınmasına,
4.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 23/05/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.