11. Hukuk Dairesi 2019/1758 E. , 2020/925 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 19/12/2017 tarih ve 2016/14 E- 2017/441 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 01/03/2019 tarih ve 2018/806 E- 2019/217 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 2015/30130 numarası ile “MELOX” ibareli markanın adına tescili için davalı Kuruma başvuruda bulunduğunu, başvurunun nihai olarak YİDK’in 09/12/2015 tarih 2015-M-11770 sayılı kararı ile dava dışı Bilim İlaç San. ve Tic. A.Ş. adına tescilli 2010/45360 sayılı “MELOKS” ve 2013/20002 sayılı “MELOK’S” ibareli markalar gerekçe gösterilerek 556 sayılı KHK 7/1-b maddesine dayalı olarak reddedildiğini, dava dışı firma ile müvekkili arasında 2010/45360 numaralı markanın hükümsüzlüğü ile ilgili Ankara 1. FSHHM’nin 2015/37 E., 2013/20002 sayılı markanın hükümsüzlüğü ile ilgili İstanbul 2. FSHHM’nin 2015/106 E. sayılı dosyalarından açılmış davalar olduğunu, marka sahibi tarafların birbirleri aleyhine açtıkları başkaca davalar da bulunduğunu, “MELOX” ibaresini ilaç emtiasında marka olarak kullanma iradesi ortaya koyan ve bu durumu tespit edenin müvekkili olduğunu, tescil edilmese de “MELOX” adlı ürünün ilaç ruhsatı onaylandığından ve 06/10/1999 tarihinden itibaren çok yoğun şekilde müvekkili tarafından kullanıldığını, tescile engel markaların ise başvuru tarihlerinde ve halen herhangi bir şekilde kullanılmadığını, müvekkilinin tescile engel markalardan önce tescilini talep ettiği “MELOX” ibaresini piyasada kullanmaya başladığından ve ayırt edici nitelik kazandırdığından öncelikli hak sahibi olduğunu ileri sürerek, YİDK’in 09/12/2015 tarih 2015-M-11770 sayılı kararının iptali ile tescil işlemlerinin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Kurum vekili, YİDK’in 09/12/2015 tarih 2015-M-11770 sayılı kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 2015/30130 başvuru numaralı “MELOX” ibareli davacı markası ile redde mesnet alınan “MELOKS” ve “MELOK’S” markalarının ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğu ve başvuru kapsamındaki 05. sınıfın tamamı bakımından emtia listelerinin aynı/aynı tür mallardan oluştuğu, bu nedenle başvurunun 556 sayılı KHK 7/1-b maddesi anlamında tescil engeli içerdiği, ayırt edilemeyecek derecede tescilli markalar olmasına rağmen davacı başvurusunun gerçek hak sahipliği iddiasına dayalı tescilinin mümkün olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, marka başvurusunun 556 sayılı KHK 7/1-b maddesi gereğince reddine dair YİDK kararının iptaline ilişkindir. Davalı Kurum tarafından ret gerekçesi yapılan 2013/20002 ve 2010/45360 sayılı markaların hükümsüzlüğüne karar verilmesi için davacı tarafından marka başvurusundan önce Ankara 1. ve İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesinde davalar açıldığı ve mahkemelerce markalar hükümsüz kılındığı gibi, redde mesnet markaların tescilinde basiretli bir tacir ile bağdaşmayacak mahiyette kötü niyetli başvurular olduğu gerekçesiyle hükümsüzlüklerine karar verilmiş ise de, ret gerekçesi markaların gerek başvuru, gerekse YİDK karar tarihi itibariyle marka sicilinde tescilli olması nedeniyle davalı Kurumun başvurunun reddine dair kararı haklı ise de, davacının daha önce Ankara 2. FSHM"nin 2007/226 E; 2008/1 K. Sayılı Dairemizce de onanıp kesinleşen ilamında, davacının 2000/24825 E sayılı ve yine 5.sınıf emtiaları kapsayan "MELOX" ibareli marka başvurusu yönünden KHK"nın 7/son maddesi uyarınca, başvuru öncesi kullanım sonucu ayırt edicilik kazanması nedeniyle tescil edilmesi gerektiği halde başvurunun reddine dair 06.06.2002 tarih ve 2002-M-1152 sayılı YİDK kararının iptaline karar verildiği, kararın kesinleşme tarihinin bu dosyada dava konusu olan başvurudan önce olduğu, Mahkemece anılan karardan sonra bu başvurunun akibetinin araştırılarak davalı Kurumun 2000/24825 sayılı marka yönünden tescil işlemlerine devam edip etmediği araştırılarak, davacının bu sebeple müktesep hakkının doğup doğmayacağı tartışılmaksızın eksik incelemeye dayalı olarak davanın reddine, Bölge Adliye Mahkemesincede davacının istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi hatalı görülmüş, bu nedenle kararın temyiz eden davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK"nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 04/02/2020 04/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.