17. Hukuk Dairesi 2017/622 E. , 2019/9837 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki hayat sigortasından kaynaklanan alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davacıların murisi ..."in bankadan aldığı krediler sebebiyle davalı sigorta şirketine iki adet hayat sigortası yaptırdığını, murisin poliçenin geçerlilik süresi içerisinde vefat ettiğini ancak davalı sigorta şirketinin, murisin poliçe tanziminde doğru bilgilendirme yapmadığı gerekçesiyle ödeme yapmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 15.000,00 TL tazminatın 08.04.2008 tarihinden itibaren işleyecek olan reeskont avans faiz oranıyla birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile tazminat taleplerini 42.500,00 TL"ye yükselttiklerini bildirmiştir.
Davalı vekili, sigortalının ölüme neden olan hastalığını gizlemesi nedeniyle sigorta teminatının ödenmediğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacılar murisi olan sigortalının, beyan mükellefiyetine aykırı davrandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hükmün, davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 23/12/2014 gün ve 2013/12571 Esas 2014/19294 karar sayılı ilamı ile davacılar
vekilinin diğer temyiz itirazları incelenmeksizin "Sigorta Sözleşmesinde menfaattar olarak gösterilen Akbank T.A.Ş ... Şubesinin davacı tarafta yer almadığı ve kayıtsız ve şartsız muvafakatının da olmaması nedeniyle, aktif taraf ehliyeti yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken uyuşmazlığın esasının incelenerek davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı" gerekçesiyle karar bozulmuş; yine davacılar vekilince karar düzeltme talebinde bulunulması üzerine Dairemizin 22/06/2015 gün ve 2015/5699 Esas 2015/8990 karar sayılı ilamı ile "Akbank T.A.Ş. ... Şubesi poliçede dain mürtehin olarak gösterildiğinden, dain mürtehin sıfatı bulunan bankadan dava konusu kredi borcunun tamamen ödenip ödenmediği, kısmi ödeme varsa kalan borç miktarı, ödeme tarihleri ve eldeki davaya kayıtsız şartsız muvafakatinin olup olmadığı hususlarının sorularak gelen cevap yazısı ile birlikte dosyanın gönderilmesi" için dosyanın geri çevrilmesine karar verilmiş; geri çevirme kararımız sonrası Dairemizin 15/12/2015 gün ve 2015/13835 Esas 2014/14171 karar sayılı ilamı ile davacılar vekilinin karar düzeltme taleplerinin kabulü ile "dain mürtehin banka şubesinin 18.08.2015 tarihli yazısında, kredilerle ilgili banka alacağının kalmadığı bildirildiğinden davacının aktif husumetinin bulunduğunun anlaşıldığı, bu durumda, mahkemece, yargılamaya devam edilerek, 12.12.2012 tarihli ATK raporunda bildirildiği üzere davacıların murisinin ölümü ile önceki hastalığı arasında illiyet bağı tespit edilmediğinden, davanın tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilerek sonuçlandırılması için hükmün bozulması gerektiği" gerekçesiyle önceki bozma ilamının ortadan kaldırılmasına ve hükmün belirtilen gerekçelerle bozulmasına karar verilmiş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuştur.
Bozma sonrası yapılan yargılama sonrasında mahkemece, bozma ilamının gerekleri yerine getirilerek davacıların murisinin ölüm anına ait bulgu olmadığı, dosyada kalp hastalığına ait tıbbi kayıt olmadığı cihetle ölüm olayında kredi sözleşmesi öncesi tanısı konulan hipertansiyon ve koroner arter hastalıklarının katkısının olup olmadığının bilinemediği tespit olunmakla, gizlendiği iddia edilen hastalık veya hastalıklarla ölüm rizikosu arasında doğrudan illiyet bağının bulunmadığı, başka bir anlatımla ölümün, gizlendiği iddia edilen hastalık veya hastalıklardan meydana gelmediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davacının davasının
kabulü ile 42.500,00 TL"nin 08/04/2008 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, bozmaya uygun karar verilmiş olmasına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2.176,57 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 23/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.