Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/21170
Karar No: 2014/4947
Karar Tarihi: 03.03.2014

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2013/21170 Esas 2014/4947 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, emekli olduktan sonra ödenmeyen işçilik alacakları yönünden takip yapmış ancak davalı borçlu, kredi borcundan kaynaklanan faiz alacakları yönünden itiraz etmiştir. Mahkeme, davacının davalı borçluyu temerrüde düşürmediği gerekçesiyle talebi reddetmiştir. Ancak taraflar arasında, TİS’den doğan alacaklar yönünden ayrı bir temerrüt ihtarına gerek olup olmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Temerrüt en kısa tanımıyla, talep edilebilir (muaccel) hale gelmiş bir borcun ifasındaki gecikmedir ve alacaklının ihtarının bulunması gerekmektedir. Davacı, ücret ve ikramiye fark alacaklara Toplu İş Sözleşmesinde öngörülen hak ediş tarihlerinden itibaren faiz uygulanmasını talep etmiştir. Mahkeme, işin esasına girerek bir karar vermesi gerekirken davanın reddine karar vermiştir. Bu nedenle, davacı vekilinin temyiz itirazı kabul edilmiş ve karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: Borçlar Kanunu Madde 101/1 ve Madde 101/2, Borçlar Kanunu Madde 107/1, TİS’in 55. ve 86. maddeleri.
7. Hukuk Dairesi         2013/21170 E.  ,  2014/4947 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Giresun 1.Asliye Hukuk Mahkemesi(İş Mahkemesi Sıfatıyla)
    Tarihi : 25/06/2013
    Numarası : 2013/143-2013/334

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    Davacı, davalı işyerinden emekli olduktan sonra ödenmeyen işçilik alacakları yönünden Giresun 2. İcra Müdürlüğünün 2012/5759 sayılı takip dosyası ile takip yaptığını, davalı borçlunun, takibe konu geç ödenen maaşlara işleyen 6.113,37 TL’lik faiz alacağı yönünden takibe itiraz ettiğinden bahisle itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı, kendisinin ücret alacakları yönünden temerrüde düşürülmemiş olması nedeniyle temerrüt faizi talebine itiraz ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davacının, davalı borçluyu ücret alacağı yönünden temerrüde düşürmediği gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir.
    TİS’den doğan alacaklar yönünden ayrı bir temerrüt ihtarına gerek olup olmadığı konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Temerrüt en kısa tanımıyla, alacaklı tarafından talep edilebilir (muaccel) hale gelmiş bir borcun ifasındaki gecikmedir ve kural olarak, bu tür (muaccel) bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile temerrüde düşer (Borçlar Kanunu md. 101/1). Başka bir ifadeyle, temerrütten söz edilebilmesi için, öncelikle muaccel bir borcun ve alacaklının o borca yönelik ihtarının bulunması gerekir. Kural böyle olmakla birlikte, borçlunun temerrüde düşmesi için alacaklının ihtarının gerekmediği bazı durumlar da vardır: Örneğin, ifa günün taraflarca birlikte kararlaştırıldığı (Borçlar Kanunu md. 101/2), borçlunun borcu ifa etmeyeceğini bildirmiş olduğu veya hal ya da durumundan bu sonuca varılabildiği (Borçlar Kanunu md. 107/1) hallerde, temerrüdün gerçekleşmesi için alacaklının ihtarına gerek yoktur. Davacı ücret ve ikramiye fark alacaklara Toplu İş Sözleşmesinde öngörülen hak ediş tarihlerinden itibaren faiz uygulanmasını talep etmiştir. Toplu iş sözleşmesinde ifa günü kararlaştırılmış ise faizin anılan tarihten uygulanması gerekir. İşyerinde uygulanan TİS ‘in 55. maddesine göre aylık ücretler ayın son günü peşin olarak ödenir. Ayrıca TİS’in imza ve yürürlük tarihlerinin farklılığı nedeniyle farkların ödenme zamanını düzenleyen 86. maddesinde “bu toplu iş sözleşmesinin yürürlük başlangıç tarihi ile imza tarihi arasında oluşacak ücret ve diğer tüm ödemelere ilişkin farklar toplu iş sözleşmesinin imzalanmasını izleyen iki ay içerisinde ve işverenin imkanları ölçüsünde ödenecektir” hükmü de gözönünde tutularak mahkemece işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, davanın reddine ve karar verilmiş olması hatalı olup bozma nedenidir.
    O halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde, davacıya iadesine, 03.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi