11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/7037 Karar No: 2018/961 Karar Tarihi: 07.02.2018
Sahte fatura düzenlemek - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/7037 Esas 2018/961 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sahte fatura düzenlemek suçuyla ilgili açılan kamu davasında sanık mahkum edilmiştir. Ancak kararda, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi için gerekli olan incelemelerin eksik yapıldığı belirtilmiştir. Ayrıca, uzun süreli hapis cezası ertelenen sanığın hak yoksunluğunun kendi alt soyu üzerindeki yetkileri bakımından uygulanamayacağına dair Anayasa Mahkemesi kararının göz önünde tutulmaması nedeniyle karar bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak 213 sayılı Yasanın 227. maddesi ve 230. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nın 321. ve 326. maddeleri kararda geçmektedir.
11. Ceza Dairesi 2016/7037 E. , 2018/961 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Sahte fatura düzenlemek HÜKÜM : Mahkumiyet
1- 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından açılan kamu davasında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi için; 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte olarak düzenlendiği iddia edilen suça konu faturaların asılları veya onaylı suretlerinin temin edilip, dosya arasına konulması; incelenerek, 213 sayılı Yasanın 227. maddesinin 3. fıkrasındaki düzenleme de gözetilip, aynı yasanın 230. maddesinde öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi; sanığın savunmasında adı geçen ...’ın tanık sıfatıyla dinlenmesi; sanığın işletmenin faaliyetleriyle ilgili beyanname, işletmeye ait bir belge düzenleyip düzenlemediğinin araştırılması, vergi dairesi ve ilgili kurumlara sunulan tüm belge asılları getirtilip sanığın huzurda imza ve yazı örneklerinin alınmasından sonra faturalardaki imza ve yazıların sanığa aidiyeti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,, 2- Kabule göre de; uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının c bendinde yer alan hak yoksunluğunun kendi alt soyu üzerindeki yetkileri bakımından hiçbir şekilde uygulanamayacağının gözetilmemesinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 07.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.