Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11787
Karar No: 2019/5325
Karar Tarihi: 18.9.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/11787 Esas 2019/5325 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/11787 E.  ,  2019/5325 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu,
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; “Niza konusu taşınmazın miras bırakanından intikalen tespit tarihinden geriye yirmi yılı aşkın süredir davacının ve öncesinde de babasının zilyetliğinde olduğu ve tarım arazisi vasfıyla aralıksız tasarruf edildiği yerel bilirkişi ve tanıklar tarafından açıklanmış ise de; 17.02.2010 tarihli ziraatçı bilirkişi raporunda; dava konusu taşınmazın güney bölümünde eğimin %40-50 arasında olduğu ve bu bölümde hiçbir tarımsal faaliyet yapılmadığı, kuzeyine ilişkin bölümünde ise eğimin %5-10 arasında değiştiği, taşınmazda kuzey-güney yönünde sekileme çalışması yapıldığı ve üzerinde muhtelif cins ve yaşlarda ağaçlar bulunan arpa ekili kuzey bölümünün yer yer kaya parçalarını ihtiva etmekle birlikte tarıma elverişli bulunduğunun belirtilmiş olması karşısında, taşınmazın, uyuşmazlık konusu kuzey bölümüne ilişkin benimsenen gerekçenin dosya kapsamına uygun bulunmadığı belirtilerek, Mahkemece mahallinde HMK"nın 288. maddesi gereğince keşif icrasıyla yerel bilirkişi ve tanıkların HMK"nın 243. maddesi uyarınca usule uygun şekilde davet edilerek dinlenilmesi, uyuşmazlık konusu taşınmaz bölümünün davacının babasından intikal ettiği açıklandığına göre intikal şekli üzerinde durulması ve gerekirse dava şartının gözetilmesi, davacı tarafından ileri sürülen nizalı yere ilişkin olarak açıldığı ve sonuçlandığı bildirilen Fethiye 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1991/189 Esas, 1996/300 Karar sayılı dosyasının ve 1937/416 tahrir numaralı vergi kaydının mahalline uygulanması ve dava konusu taşınmaz bölümüne ait bulunup bulunmadıkları hususunun değerlendirilmesi, vergi kayıt maliki ile davacı arasında kayden irtibat sağlanması, ilgili vergi kaydının kadastro çalışmalarında revizyon görüp görmediğinin belirlenmesi, zirratçı bilirkişi raporu ile uyuşmazlık konusu taşınmazın güney bölümünün zilyetlikle kazanıma uygun nitelikte bulunmadığı belirlendiğine ve bu belirlemeye karşı konulmadığına göre, bahse konu bölümün teknik bilirkişiye düzenlenecek krokide işaretletilmesi ve buna ilişkin davanın reddine karar verilmesi; taşınmazın kuzeyine ilişkin bölüme yönelik yukarıda açıklanan ziraatçı bilirkişi raporunda bu bölümde yer yer kaya parçalarına rastlanmakla birlikte sonuç itibariyle tarım arazisi olduğu açıklandığına göre, taşınmazın bu bölümüne yönelik niteliğin tereddütsüz saptanması için bilimsel verilere uygun ve denetime elverişli uzman ziraatçı bilirkişi raporu düzenletilmesi, nizalı parsele komşu parsel tutanakları ve varsa dayanakları getirtilerek, uyuşmazlık konusu yönün ne olarak gösterildiği üzerinde durulması; ondan sonra tüm dosya kapsamı değerlendirilerek sonucuna göre taşınmazın güneyine ilişkin bölüm hakkında da bir karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 393 ada 3 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişileri tarafından hazırlanan 10.04.2013 tarihli rapor eki haritada (B) harfi ve kırmızı renk ile gösterilen 810,19 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davalı Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline, aynı rapor ve eki haritada (A) harfi ve sarı renk ile gösterilen 740,33 metrekare yüzölçümündeki bölüme yönelik davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece Bozma ilamına uyulmakla, taraflar yararına usuli müktesep hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için de bozma gereklerinin eksiksiz olarak yerine getirilmesi zaruridir. Hükmüne uyulan bozma ilamında; çekişmeli taşınmaz bölümünün davacının babasından intikal ettiği açıklandığına göre, davacıya intikal şekli üzerinde durulması ve gerekirse dava şartının gözetilmesi gerektiği hususu belirtildiği halde Mahkemece, çekişmeli taşınmaz bölümünün ne sebeple davacıya kaldığı konusunda dilekçesinin ve beyanının açıklattırılması yoluna gidilmemiş; keşif neticesi alınan beyanlarla da çekişmeli taşınmaz bölümünün davacıya ne şekilde intikal ettiği (satış, bağış, miras payı devri vs.) hususu açıklığa kavuşturulmamıştır. Öte yandan, yine hükmüne uyulan bozma ilamında ziraatçi bilirkişi raporunda "taşınmazda yer yer kaya parçalarına rastlanmakla birlikte sonuç itibariyle tarım arazisi olduğu açıklanmış olduğundan" taşınmazın niteliğinin tereddütsüz saptanması, nizalı taşınmaza komşu parsel ve varsa dayanakları getirtilerek uyuşmazlık konusu yönün ne olarak gösterildiği üzerinde durulması hususlarına işaret edilmesine rağmen, Mahkemece temyize konu bölümün evveliyatı, kullanım süresi ile niteliğini ve varsa üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi olan hava fotoğraflarının incelenmesinden yararlanılmamış ve mahalli bilirkişi beyanlarının doğruluğu hava fotoğrafları ile denetlenmemiş, komşu taşınmazlara ait kayıtlar getirtilerek dava konusu taşınmaz yönünü ne okudukları saptanmamıştır.
    Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmazın satış, bağış vs. yoluyla davacıya intikal edip etmediği veya muris Durmuş"un ölümünden sonra mirasçıları arasında ve tüm mirasçıların katılımıyla geçerli bir paylaşma yapılıp yapılmadığı davacı tarafa açıklattırılmalı; satış veya bağış yoluyla davacıya intikal ettiği saptanamadığı takdirde, mirasçı olan davacının kendi adına tescil isteğinde bulunduğu ve dava ehliyetinin (aktif husumet) dava şartlarından olup, dava şartının kamu düzenine ilişkin olduğu mahkemece kendiliğinden göz önünde tutulmalı, daha sonra tespit tarihi olan 2006 yılından geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı tarihte çekilmiş hava fotoğrafları ile temin edilebilen en eski ve en son tarihli uydu fotoğrafları ve çekişmeli taşınmaz bölümüne komşu parsellerin kadastro tutanakları ile dayanak belgeleri tüm tedavülleri ile bulunduğu yerden istenilerek dosya arasına konulmalıdır. Bundan sonra, mahallinde elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile üç kişilik ziraat bilirkişi kurulu, fen bilirkişisi ve jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, yapılacak bu keşifte yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılmak suretiyle, çekişmeli taşınmaz bölümünün önceki ve şimdiki niteliğinin, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının, varsa imar-ihya çalışmalarının tamamlanma tarihinin, zilyetliğin süresinin tarihi ayrı ayrı saptanmalı, zilyetliğin sürdürülüş şeklinin belirlenmesine çalışılmalı, taşınmazın kadastro paftasındaki konumu bilgisayar programı aracılığıyla ölçekleri eşitlenmek suretiyle hava fotoğraflarına aktarılmalı; tanık ve yerel bilirkişilerden, taşınmazın önceki durumu, kime ait olduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı, varsa imar-ihya çalışmalarının hangi tarihte tamamlandığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli; üç kişilik ziraat bilirkişi kurulundan, önceki raporu da irdeler şekilde çekişmeli taşınmazın niteliği, toprak yapısı, zirai faaliyete konu olup olmadığı, ne şekilde kullanıldığı, kullanım sınırlarının oluşup oluşmadığı ve komşu parseller ile dava konusu taşınmaz arasında nitelik farkı bulunup bulunmadığı hususlarında ayrıntılı rapor alınmalı; taşınmazın konumu, toprak yapısı, üzerindeki bitki örtüsü ve çevre taşınmazlara göre arz ettiği özellikleri belirtir şekilde mahkemenin gözlemi tutanağa yazılmalı; dava konusu taşınmazın tüm yönlerinden çekilmiş fotoğrafları dosya arasına konulmalı; fen bilirkişisine, keşfi takibe imkan verir ayrıntılı rapor ve kroki düzenlettirilmeli, taşınmazın gerçek yüzölçümü belirlenmeli; bundan sonra da toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilip bozma gerekleri yerine getirilmeden karar verilmesi isabetsiz olup temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.9.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi