Abaküs Yazılım
Hukuk Bölümü
Esas No: 2010/98
Karar No: 2010/170

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 2010/98 Esas 2010/170 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Bölümü         2010/98 E.  ,  2010/170 K.
  • 2247 SAYILI YASA’NIN 17. MADDESINDE ÖNGÖRÜLEN KOŞULLARI TAŞIMAYAN BAŞVURUNUN, AYNI YASANIN 27. MADDESI UYARINCA REDDİ GEREKTIĞI HK.
  • UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAKKINDA KANUN (2247) Madde 27
  • UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAKKINDA KANUN (2247) Madde 17

"İçtihat Metni" Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

            Davacı           : E.I.

            Davalı            : İstanbul Valiliği

            O L A Y : Şile Trafik Tescil ve Denetleme Büro Amirliği’nce 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 48/5. maddesi uyarınca düzenlenen 2.8.2009 gün ve 592098 sayılı trafik idari para cezası karar tutanağı ile, 537.-TL para cezası verilmiş; aynı gün ve 067680 sayılı sürücü belgesi geri alma tutanağı ile de, davacının sürücü belgesi altı ay süreli olarak geri alınmıştır.

            Davacı, bu işlemlerin iptali istemiyle 5.8.2009 tarihinde idari yargı yerinde dava açmış; 6.8.2009 tarihinde de adli yargı yerinde itirazda bulunmuştur.

ŞİLE SULH CEZA MAHKEMESİ; 6.8.2009 gün ve D. İş:2009/161 sayı ile, itiraz eden E.I.’ın 6.8.2009 tarihli dilekçesiyle Mahkemelerine yaptığı başvuru dilekçesinde özetle; 2.8.2009 tarihinde Şile Terminal Meydanında saat 01.14’te yapılan trafik kontrolü sırasında alkolmetre cihazı ile yapılan ölçüm neticesinde 0,67 promil alkollü çıktığını, alkolmetre cihazının ölçümüne itiraz ettiği için yaklaşık olarak 36 dakika sonra Devlet hastanesine müracat ettiğini ve doktorun yaptığı ölçüm neticesinde 0,24 promil alkollü çıktığını, hakkında düzenlenen idari para cezasının kaldırılmasına ve el konulan ehliyetinin iadesine karar verilmesini talep ettiği, itiraz eden E.I.’ın Mahkemelerince alınan duruşmadaki beyanında; itiraz dilekçesini tekrar ederek, itirazının kabulü ile el konulan ehliyetinin geri verilmesini talep ettiği, itiraz edenin dilekçesi ve duruşmadaki beyanı, itiraz evrakları ve tüm dosya kapsamından; tutanak düzenleyicileri tarafından 2.8.2009 tarihli saat 01.20"de tutulan tutanakta, itiraz edenin 0,67 promil alkollü olduğunun tespit edildiği, itiraz edenin Hastaneye müracaatı üzerine tutanağın tutulduğu saatten 36 dakika sonra doktor tarafından verilen raporda, itiraz edenin 0,24 promil alkollü olduğunun tespit edildiği, Yönetmeliğin ilgili maddesi gereğince 0,50 promil alkole kadar idari para cezasının düzenlenmeyeceği, alkolmetrenin hata yapmış olabileceğinin anlaşıldığı gerekçesiyle itiraz edenin başvurusunun kabulü ile, itiraz edene 2.8.2009 tarih ve 592098 seri nolu tutanak ile kesilen idari para cezasının Kabahatler Kanunu’nun 28/2-b maddesi gereğince iptaline, karardan bir suretin tutanağı düzenleyen Şile İlçesi Trafik Tescil Büro Amirliği’ne gönderilmesine, itiraz edenin ehliyetinin itiraz edene iadesine kesin olmak üzere karar vermiştir.

Davacının, aynı istemle 5.8.2009 tarihinde idari yargı yerinde açtığı davada İSTANBUL 9. İDARE MAHKEMESİ; 23.12.2009 gün ve E:2009/1229 sayı ile, davacı E.I. tarafından, 2.8.2009 tarihinde trafik ekiplerince yapılan denetimde 0,67 promil alkollü olarak araç kullandığı tespit edilen davacının sürücü belgesinin 2.8.2009 günlü, 067680 sayılı tutanakla 6 ay geri alınması işlemi ile davacının 537,00TL idari para cezasıyla cezalandırılması işlemlerinin iptali istemiyle İstanbul Valiliği"ne karşı dava açıldığı, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun"un "Olumlu Görev Uyuşmazlığı ve Uygulanacak Usul" başlıklı 17. maddesinden söz ederek, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2. maddesinde, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davalarının idari dava türleri arasında sayıldığı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Yasası’nın "Bu Yasadaki suçlarla ilgili davalara bakacak mahkemeler ve yetkileri" başlıklı 112. maddesinde, "Sürücü belgelerinin geçici olarak geri alınması hariç olmak üzere bu Yasadaki; hafif para cezasını veya bununla birlikte hafif hapis cezasını, belgelerin geri alınması ve iptali cezasını veya işyerlerinin kapatılması cezasını gerektiren suçlarla ilgili davalara trafik mahkemelerinde, bunların bulunmadığı yerlerde yetki verilen sulh ceza mahkemelerinde bakılır" hükmünün yer aldığı, dava dosyasının incelenmesinden, 2.8.2009 tarihinde trafik ekiplerince yapılan denetimde 0,67 promil alkollü olarak araç kullandığı tespit edilen davacının sürücü belgesinin 2.8.2009 günlü, 067680 sayılı tutanakla 6 ay geri alınması işlemi ile davacının 537,00TL idari para cezasıyla cezalandırılması işlemlerinin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı; aynı taleplerle Şile Sulh Ceza Mahkemesi’nin Değişik İş No:2009/161 sayılı esasına kayden açılan davada, anılan Mahkemece, idari para cezası ile ehliyete el koyma işleminin iptaline karar verildiğinin anlaşıldığı, yukarıda yer alan yasal düzenlemeler uyarınca ehliyete el koyma işlemi ile trafik para cezasının iptalinin birlikte dava konusu edilmesi halinde davanın görüm ve çözümünde idare mahkemesi görevli olup, adli yargı yerince kendisini görevli sayan nitelikte verilen kararın görev yönünden irdelenmesi gerektiği, bu nedenlerle, idari yargının görev alanına giren dava hakkında Şile Sulh Ceza Mahkemesi’nin Değişik İş No:2009/161 sayılı esasına kayden açılan davada, 6.8.2009 tarihinde verilen kararın görev yönünden incelenmesi ve 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun uyarınca görevli yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesi"ne gönderilmesine; dosyanın incelemesinin bu konuda Uyuşmazlık Mahkemesi"nce karar verilinceye kadar ertelenmesine karar vermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE : Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Ahmet AKYALÇIN’ın Başkanlığında, Üyeler: Mustafa KICALIOĞLU, Mahmut BİLGEN, Habibe ÜNAL, Sıddık YILDIZ, Muhittin KARATOPRAK ve Sedat ÇELENLİOĞLU’nun katılımlarıyla yapılan 5.7.2010 günlü toplantısında; Raportör-Hakim Nurdane TOPUZ’un 2247 sayılı Yasa’da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Dr. İlknur ALTUNTAŞ ile Danıştay Savcısı Mehmet AKKAYA’nın başvurunun reddi gerektiğine ilişkin sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre:

2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun"un 17. maddesinde, "Olumlu görev uyuşmazlığı; adli, idari ve askeri yargıya bağlı ayrı iki yargı merciine açılan ve tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davalarda bu yargı mercilerinin her ikisinin kendilerini görevli sayan kararlar vermiş olmaları, görev kararlarına karşı itiraz yolunun açık olduğu ceza davalarında bu kararların kesinleşmiş bulunması durumunda meydana gelir.

(Değişik ikinci fıkra: 23/7/2008 – 5791/7 md.) Olumlu görev uyuşmazlığının giderilmesini isteyen taraflardan birinin, ceza davalarında ise ayrıca ilgili makamların, taraf sayısından iki fazla düzenleyeceği dilekçe ile başvurduğu yargı mercii;

a) Dilekçelerden birini ve varsa eklerini yazı ile diğer yargı merciine derhal iletir ve dava dosyasının kendisine gönderilmesini ister.

b) Diğer dilekçeler ve varsa eklerini, yedi gün içinde cevabını bildirmesi için karşı tarafa ve ilgili makamlara tebliğ eder. Tebligat yapılan taraf veya ilgili makam, süresi içinde bu yargı merciine cevabını bildirmezse, cevap vermekten vazgeçmiş sayılır.

c) Dilekçeyi, alınan cevapları ve varsa ekleri ile dava dosyalarını, Uyuşmazlık Mahkemesine gönderir ve görevli yargı merciinin belirlenmesini ister. 

(Üçüncü fıkra Mülga: 21/1/1982 - 2592/9 md.)

(Ek fıkra: 23/7/2008 – 5791/7 md.) Bu takdirde her iki yargı mercii de, 18 inci maddede öngörüldüğü şekilde davanın görülmesini geri bırakır" denilmiştir.

            Anılan maddeye göre, olumlu görev uyuşmazlığı, tarafları, sebebi ve konusu aynı olan davada, adli, idari ve askeri yargı mercilerinin aynı anda kendilerini görevli görmeleri ve davanın esasına bakmak istemeleri halinde doğmakta olup; taraflardan birinin istemde bulunması üzerine, Uyuşmazlık Mahkemesi"nce görevli yargı yeri belirlenmek suretiyle yargı mercilerinin birbirlerinin görev alanlarına müdahalelerinin önlenmesi sağlanmaktadır.

            Ancak, Uyuşmazlık Mahkemesi"nce görev konusunun incelenebilmesi için, ilgililerin zamanında görev itirazında bulunmaları ve mahkemelerce görevlilik kararı verilmesi ya da görev itirazının zımnen reddedilerek işin esası ile ilgili usuli işlemlere geçilmesi üzerine derhal uyuşmazlığın giderilmesi isteğiyle başvuruda bulunmaları; başka bir ifadeyle, davanın esası hakkında karar verilmemiş olması gerekmektedir.

            Olayda, Şile Sulh Ceza Mahkemesi"nin kararı işin esası hakkında olup, ortada olumlu görev uyuşmazlığı doğuran farklı yargı mercilerince verilmiş göreve ilişkin iki ayrı karar bulunmamaktadır.

            Belirtilen durum karşısında, 2247 sayılı Yasa"nın 17. maddesinde öngörülen yönteme uymayan başvurunun, aynı Yasanın 27. maddesinde yer alan, "Uyuşmazlık Mahkemesi, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceler; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddeder" kuralı uyarınca reddi gerekmiştir. 

S O N U Ç : 2247 sayılı Yasa’nın 17. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan  BAŞVURUNUN, aynı Yasanın 27. maddesi uyarınca REDDİNE, 5.7.2010 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi