14. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/2663 Karar No: 2018/1627 Karar Tarihi: 05.03.2018
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/2663 Esas 2018/1627 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine ortaklığın giderilmesi talebinde bulunulmuştur. Mahkeme, davalıların tamamının yer almadığı bir şekilde davanın kabulüne karar vermiştir. Dava paydaşlığın giderilmesi davası olduğu için HMK'nın 27. maddesine göre bütün paydaşların yer alması zorunludur. Hükümden önce vefat eden davalıların mirasçılık belgelerinin temin edilmeden davada yer almalarının sağlanmadığı görüldüğü için mahkeme hükmünü bozmuştur. Kanun maddeleri: HMK'nın 27. maddesi.
14. Hukuk Dairesi 2016/2663 E. , 2018/1627 K.
"İçtihat Metni"
....
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 02.02.2010 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili, bir kısım davalılar vekili ve Kayyım vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Davacı vekili, 197 ada 26 parsel sayılı taşınmazdaki ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir. Mahkemece, Yargıtay 6. Hukuk Dairesi Bozma ilamına uyularak davanın kabulü ile dava konusu taşınmazdaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... ve bir kısım davalılar vekili ile kayyım vekili temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK"nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Somut olaya gelince hükümden önce dosyaya giren son tapu kaydına göre hissedar olan...., ..., ..., ..." a dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği gibi davalılar ... ve ..." ın hükümden önce vefat ettikleri halde mirasçılık belgeleri temin edilerek tespit edilecek mirasçılarının usulüne uygun olarak davada yer almalarının sağlanmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca hüküm tarihinden sonra vefat eden davalı ..." ın nufüs kaydı ile yetinilmeyerek mirasçılık belgesinin temin edilmesi ve tespit edilecek mirasçılarına usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliği ile davada taraf olarak yer almalarının sağlanması gerektiği görülmektedir. Bu durumda mahkemece, adı geçen davalılara usülüne uygun dava dilekçelerinin tebliği ile ölen davalıların mirasçılık belgeri temin edilerek tespit edilecek mirasçılarının davada yer almalarının sağlanması ve daha sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... ve bir kısım davalılar vekili ile kayyım vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 05.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.