1. Hukuk Dairesi 2016/7921 E. , 2019/2527 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı, alacağından dolayı borçlusu dava dışı ... hakkında ... 6. İcra Müdürlüğü"nün 2010/8139 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, takibin kesinleşmesinden sonra borçluya ait ... ada ... parsel sayılı taşınmazdaki 30/141 payına haciz konulduğunu, borcun ödenmemesi nedeni ile usulüne uygun olarak icra dairesince yapılan satış işlem neticesinde alacağına mahsuben söz konusu taşınmazı ihale sonucu satın aldığını, bu şekilde dava konusu taşınmazın mülkiyetinin kendisine geçtiğini, dava dışı borçlu ...’in durumdan haberdar olmasına rağmen taşınmazdaki payını davalıya devrettiğini,davalının da taşınmaz üzerindeki haciz şerhini bilerek satın aldığını, yapılan işlemlerin dava dışı ...’in hileli davranışları sonucunda gerçekleştiğini ileri sürerek taşınmazın tapu devir ve tescil işleminin iptali ile öncelikle adına tesciline, olmadığı takdirde borçlu ... adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı dava konusu taşınmazdaki 30/141 payı dava dışı ...’den bedeli karşılığında satın aldığını, yapılan işlemde herhangi kötüniyetinin bulunmadığını, ayrıca Tapu Müdürlüğü tarafından taşınmazın satılamayacağı hususunda uyarıda bulunulmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; davacı alacaklı ... tarafından ... 6.İcra Dairesinin 2010/8139 sayılı icra dosyası ile 01.06.2009 tanzim, 20.04.2010 vade tarihli 40.000 TL bedelli senet nedeni ile dava dışı ... ve ... aleyhine icra takibine başlandığı ve ... adına kayıtlı çekişme konusu taşınmazdaki pay üzerine haciz şerhi konulduğu , daha sonra 04.05.2012 tarihli açık artırmada söz konusu payın 44.300 TL bedelle alacaklı vekili olarak Av....’ya satıldığı, 06.06.2012 tarihinde 6.İcra Dairesi dosyası üzerinden Tapu Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılarak dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazdaki payın alacaklı ...’a ihale yolu ile satıldığı, bu nedenle ... adına tescil edilmesi gerektiğinin bildirildiği,ancak söz konusu yazı gereğinin yerine getirilmediği,bu nedenle tapu memurları aleyhine görevi kötüye kullanmak suçundan dolayı açılan ceza davasında yapılan yargılama neticesinde tapu memuru sanıkların beraatlerine karar verildiği, bahsi geçen kararın gerekçesinde ... ada ... parsel sayılı taşınmazdaki dava dışı Şenel adına kayıtlı 30/171 payın alacaklı ... adına tescilinin 5403 sayılı Kanun uyarınca mümkün olmadığı, bu nedenle müştekinin “... işlemden vazgeçtim, 20 dönümün altında tarla hissesi olduğu için şeklinde beyanda bulunduğu...” hususunun belirtildiği, öte yandan dava dışı ... tarafından davacı ... aleyhine dava konusu olay ve bono nedeni ile borçlu olmadığının tespiti istemi ile ... 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/2303 E-2015/1269 K sayılı dosyasında açılan menfi tespit davasının reddine karar verildiği ve söz konusu kararın temyiz edilmeksizin 31.05.2016 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere; 4721 sayılı TMK"nin 705. maddesinde “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur.Miras, mahkeme kararı, cebri icra, işgal, kamulaştırma halleri ile kanunda öngörülen diğer hallerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hallerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” hükmünün düzenlendiği gibi İİK"nun 134/1 maddesinde ise “İcra dairesi tarafından taşınmaz kendisine ihale edilen alıcı o taşınmazın mülkiyetini iktisap etmiş olur.” denilmiştir.
Nitekim somut olayda, 06.06.2012 tarihinde, icra müdürlüğü tarafından dava konusu taşınmazın ihalesinin yapılarak ...’ya satıldığına ilişkin tapu müdürlüğüne yazı yazıldığı, ancak 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu gereğince pay devrinin yapılamadığı, bunun üzerinde borçlu dava dışı Şenel’in 05.03.2014 tarihinde çekişme konusu taşınmazdaki payını davalı ...’ya satış yolu ile devrettiği, satışa ilişkin resmi senette hacizle yükümlü olarak satıldığının yazılı olduğu, bu durumda davalının Türk Medeni Kanunu 1023.maddesinin koruyuculuğundan yararlanamayacağı açıktır.
Hal böyle olunca, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.