Esas No: 2018/8491
Karar No: 2022/3241
Karar Tarihi: 24.05.2022
Danıştay 4. Daire 2018/8491 Esas 2022/3241 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2018/8491 E. , 2022/3241 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/8491
Karar No : 2022/3241
TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- ...
VEKİLİ: Av. ...
2-... Vergi Dairesi Müdürlüğü
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararının temyizen incelenerek taraflarca aleyhlerine olan hüküm fıkralarının bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla ... Sağlık Hizmetleri Medikal Ürünleri Gıda İnş. Taah. San. ve Tic. A.Ş.'nin 2008, 2009, 2011, 2012, 2013, 2014, 2015, 2016 yılları muhtelif vergi alacağının tahsili için düzenlenen ... tarih ve ..., ... , ..., ... ve .. sayılı ödeme emirlerinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararda; davacının şirket yönetim kurulu üyeliğinde bulunduğu 26/10/2006 - 08/06/2007 tarihleri arası ile 04/04/2011 - 28/05/2015 (şirket iflasın açıldığı) tarihleri arasında şirketi temsil yetkisinin bulunduğu, bu nedenle şirketin 2008 ve 2009 yılının muhtelif dönemleri ve 2011 yılının 4/2011 döneminden önceki dönemlerine ait vergi borçları için davacının şirketi temsil ve ilzam yetkisinin bulunmadığından söz konusu dönemler için davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka uyarlık, davacının şirketi temsil ve ilzam yetkisinin bulunduğu dönemlere ilişkin ise ... Sağlık Hizmetleri Medikal Ürünleri Gıda İnş. Taah. San. ve Tic. A.Ş.'nin bir kısım taşınır ve ihtilaflı taşınmaz malvarlığının bulunduğu, şirketin 28/05/2015 tarihi itibariyle iflasının açıldığı ve iflas tasfiyesinin devam ettiği anlaşılmakta olup, şirketin vergi borçlarının iflas tasfiyesi sonucunda şirket malvarlığından kısmen veya tamamen tahsil edilememesi halinde şirket kanuni temsilcilerinin sorumluluğuna gidilmesi gerekirken davacının kanuni temsilcilik sıfatının bulunduğu dönemlere ilişkin şirket vergi borçlarının söz konusu malvarlığından tahsil edilip edilemeyeceği iflas tasfiyesi sonucunda somut olarak belirlenmeden davacı adına düzenlenen ödeme emirleri kısmında da hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; davacının, 04/04/2011 tarihinden sonraki dönemler için kanuni temsilci sıfatıyla sorumluluğu olduğu, 08/06/2007 ila 04/04/2011 tarihleri arasında temsilcilik görevini üstlenmediğinden sorumlu tutulamayacağı açık olduğundan 2008-2009-2010 yılları ile 2011/4. dönem öncesi için sorumlu görülerek adına düzenlenen ödeme emirleri, mahsuben ödeme dolayısıyla kaldırılan ... tarih ve...-... ve ... takip numaralı ödeme emirleri ile ... tarih ve ... takip numaralı ödeme emirleri ve takip numarasının sehven yazıldığı belirtilen ... tarih ve ... takip numaralı ödeme emri içeriği alacak kalemleri yönünden davacı adına düzenlenen ödeme emirleri açısında hukuka uygunluk, davacının temsil ve imza yetkisinin bulunduğu dönemlere ilişkin asıl borçlu şirketin vergi borcu tutarı ve şirketin mal varlığı esas alındığında alacağın şirketten tahsil imkanı bulunmadığından, şirket açısından alacağın usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği görülen kısımlar için davacıya düzenlenen ödeme emirlerinde ise hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle istinaf isteminin kısmen kabulüne, kısmen belirtilen gerekçe ile reddine, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Davacı vekili tarafından, yapılan işlemin hukuka aykırı olduğu, Vergi Dava Dairesi kararının aleyhe olan hükümlerinin bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davalı idare tarafından, borçların şirketten tahsilinin sağlanacağı mal varlığı tespit edilemediğinden 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10'maddesi ile 6183 sayılı Amme Alacakları Tahsil Usulü Hakkında Kanunun şirketi temsile yetkili olan davacı ... adına düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka aykırı bir durum bulunmadığı, Vergi Dava Dairesi kararının aleyhe olan hükümlerinin bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
DAVACININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının ...'ın karşı oyu ve oy çokluğuyla ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, ... TL maktu karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 24/05/2022 tarihinde karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla 2008, 2009, 2011, 2012, 2013, 2014, 2015, 2016 yılları muhtelif vergi alacağının tahsili için düzenlenen ... tarih ve ..., ..., ... ve ... sayılı takip nolu ödeme emirlerinin iptali istenilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, asıl borçlu ... Sağlık Hizmetleri Medikal Ürünleri Gıda İnş. Taah. San. ve Tic. A.Ş.'nin 30/05/2011 tarihinde 6183 sayılı Kanunun 48. maddesi uyarınca şirket borçlarının 17/05/2012, 25/07/2012, 24/12/2012, 31/05/2013, 10/06/2013 tarihlerinde taksitlendirilmesini talep ettiği ancak idare tarafından gönderilen bilgi/belgelerin incelenmesinden söz konusu taksitlendirme taleplerinin hangi dönemlere ait olduğuna ilişkin tespitin yapılamadığı, bu sebeple Bölge İdare Mahkemesince öncelikle bu hususun araştırılarak karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenle, tarafların temyiz başvurusunun kabulüne, kararın bozulmasına, söz konusu hususun incelenerek bir karar verilmesi gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyorum.