Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/900 Esas 2010/4501 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

... ve müşterekleri, müdahil davacılar ... ve ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasında verilen kararın tavzih yoluyla düzeltilmesine ilişkin talebin kabulüne dair ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 08.02.2000 (10.07.2009 tavzih ) gün ve 104/12 (382/57 tavzih) sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

K A R A R
Davacılar ... mirasçıları; ... ..., ..., ... ve ... ile ... mirasçıları ..., ...ve ...’nin açtıkları dava sonucunda davalılar adına kayıtlı bulunan 722 parselin tapu kaydının iptaline, 39700 hisse itibariyle 14100 hissesinin ... 6000 payın ise ... mirasçıları adına, 5000 payın ... mirasçılarından; ..., 870 payın ..., 5400 payın da ... adlarına tapuya tesciline, 8300 payın da davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 08.07.2005 tarih, 2005/4641 Esas, 2005/5228 Karar sayılı ilamıyla ...ve ...mirasçılarıyla ... yönünden hükmün onanmasına karar verilmiş, onama kararı aleyhine karar düzeltme yoluna gidilmediğinden bu kişiler yönünden verilen hüküm kesinleşmiştir. ...mirasçıları yönünden verilen hüküm kesin hüküm nedeniyle bozulmuş, bozma kararı taraflara tebliğ edilmiş, ancak ... mirasçıları karar düzeltme yoluna gitmedikleri gibi davayı da takip etmemişler ve bu nedenle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Müdahil davacılar ...mirasçıları dışında diğer davacılar vekili hükmün kesinleşmesini müteakip tavzih talebinde bulunmuş ve kendi payları bakımından onama ilamında açıklandığı gibi belirlenen paylarının tapuya tescilini, diğer payların ise davalı kayıt malikleri üzerinde 14200 pay olarak bırakılmasını tavzihen talep etmiştir.
Kesinleşen Köyceğiz Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/104 Esas, 2000/12 Karar sayılı ilamı bakımdan davacıların hükmedilen kendi payları açısından herhangi bir tavzih talebi bulunmamaktadır. Tavzih istekleri davalılar üzerinde bırakılacak paylar bakımındandır. İptal edilip davacılar adına tescil edilecek payların dışındaki diğer payların kayıt malikleri üzerinde kalacağı çok açıktır. Bu bakımdan tavzihi gereken bir husus bulunmamaktadır. HUMK.nun 455.maddesine göre; hüküm müphem ve gayrivazıh olur veya çelişkili fıkraları ihtiva ederse icrasına kadar iki taraftan her biri müphem olan hususların düzeltilmesini ve çelişkilerin giderilmesini isteyebilirler. Kesinleşen mahkeme kararı bakımından böyle bir durum söz konusu değildir. Mahkemece tavzih talebinin reddine karar vermek gerekirken kabulüne karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
Ayrıca kabul şekline göre de, HUMK.nun 456. maddesine uygun bir biçimde tavzih talebiyle ilgili usul hükümlerine riayet edilmemesi de doğru olmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün HUMK. nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 15,60 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 04.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.