Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5586
Karar No: 2019/575
Karar Tarihi: 15.01.2019

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/5586 Esas 2019/575 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan şüpheli hakkında yürütülen soruşturma evresi sonucunda verilen karara yönelik itirazın reddine dair mercii Denizli 2. Sulh Ceza Hâkimliği'nin kararı incelenmiştir. Olay tarihinde şüphelinin kullandığı araçla seyir halindeyken müştekiye çarpması neticesinde müştekinin kemik kırığı ve hayati tehlike oluşacak şekilde yaralandığı somut olayda, trafik kaza tespit raporunda müştekinin kusurlu olduğu ve araçla çarpan şüphelinin kusursuz olduğunun belirtildiği için kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir. Ancak, Yargıtay 12. Ceza Dairesi'nin benzer bir olay nedeniyle verdiği karara atıfta bulunularak, olay yerinde keşif yapılarak tarafların durumuna ilişkin rapor aldırılması gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle Denizli 2. Sulh Ceza Hâkimliği'nin kararı bozulmuştur. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 160, 170/2, 172, ve 173/3 maddeleri kararda detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
12. Ceza Dairesi         2018/5586 E.  ,  2019/575 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Sulh Ceza Hakimliği

    Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan şüpheli ... hakkında yürütülen soruşturma evresi sonucunda Denizli Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 22/11/2017 tarihli ve 2017/34310 soruşturma, 2017/22313 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine dair mercii Denizli 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 07/02/2018 tarihli ve 2018/531 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
    Olay tarihinde şüphelinin kullandığı ... plakalı araçla seyir halindeyken müşteki..."na çarpması neticesinde müştekinin kemik kırığı ve hayati tehlike oluşacak şekilde yaralandığı somut olayda, trafik kaza tespit raporunda müştekinin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 68-1/b-3. maddesine aykırı olarak; yaklaşan aracın uzaklık ve hızını gözönüne almadan geçmeye çalıştığından aslî kusurlu olduğu ve araçla çarpan şüphelinin kusursuz olduğunun belirtildiğinden bahisle kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş ve merciince de itiraz reddedilmiş ise de, benzer başka bir olay nedeniyle verilmiş Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 03/10/2017 tarihli ve 2016/1913 esas, 2017/7003 sayılı kararında, “Sanığın idaresindeki otomobil ile olay günü saat 08:10 sıralarında, meskun mahal, tek yönlü ve üç şeritli yolun sol şeridinde seyir halinde iken, sağ taraftan kaplamaya giren yayaya sol şeritte, 9.2 metre fren izi ile çarptığı ve yayayı 4 metre ileriye orta şeride attığı, aracın 10 metre ileride sol şeritte durduğu ve yayanın bitkisel hayata girecek şekilde yaralandığı olayda; mahkemece her ne kadar kaza tespit tutanağı ve keşfe binaen alınan bilirkişi raporuna dayanılarak sanığın beraatine karar verilmiş ise de, sanığın aşamalardaki ifadelerinde sağda kaldırım üzerinde bekleyen yayaları gördüğü, korna ve sellektör ile uyardığı ve yaralanan yayanın birden önüne çıktığı ifadeleri de değerlendirilerek, sanığın olayda kusurlu olup olmadığının belirlenmesi bakımından dosyanın Adlî Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilerek tarafların kusur oranına ilişkin rapor aldırılıp tüm deliller değerlendirildikten sonra sanığın hukuki durumunun tayini ve tespiti gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,” şeklinde belirtildiği üzere, somut olayda olay yerinde keşif yapılarak olay yerinin özellikleri tespit edildikten sonra, dosyanın Adlî Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilerek tarafların durumuna ilişkin rapor aldırılıp tüm deliller değerlendirildikten sonra şüphelinin hukukî durumunun tayini ve tespiti gerekirken, yetersiz trafik kaza raporuna itibar edilerek yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 09/07/2018 gün ve 94660652-105-20-8906-2018-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak tevdi kılınmakla;
    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Olay tarihinde şüphelinin idaresindeki minibüsle gündüzün şehir içindeki tek yönlü 2 şeritli yolda sol şeritten seyri sırasında sol taraftaki kaldırımdan park halindeki araçların arasından şüphelinin seyrine göre soldan sağa geçmek üzere kaplamaya giren yayaya kaldırıma 3 metre mesafede aracının sol ön kesimi ile 70 cm fren iziyle çarpmasıyla vücudunda kırıklar olacak şekilde yaralanması biçiminde meydana gelen olayda; Trafik Kaza Tespit Tutanağına göre sanığın kusursuz olduğu belirtilmiş ve bu nedenle sanık hakkında kovuşturulmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, kaza yerinde keşif yapılarak sanığın olayda kusurlu olup olmadığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından ayrıntılı bir bilirkişi raporu alındıktan sonra karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi isabetsiz görüldüğünden,
    Kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Denizli 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 07/02/2018 tarihli ve 2018/531 değişik iş sayılı kararının CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi