Esas No: 2019/1191
Karar No: 2022/2708
Karar Tarihi: 24.05.2022
Danıştay 10. Daire 2019/1191 Esas 2022/2708 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2019/1191 E. , 2022/2708 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/1191
Karar No : 2022/2708
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMLERİN_KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
DAVANIN_KONUSU : Davacı tarafından, İstanbul Pendik Devlet Hastanesine karın ağrısı, mide bulantısı, mide yanması gibi şikayetlerle başvurulduğu, yapılan muayene neticesinde cerrahi operasyona karar verilerek 07/11/2014 tarihinde ameliyat edildiği ve ertesi gün taburcu edildiği, ancak cerrahi kesiğinin olduğu yerde akıntılarının başlaması ve ağrılarının artması sonucu, başvurduğu sağlık ocağı hekimi tarafından yapılan muayene neticesinde, ameliyat yarasının enfeksiyon kaptığının, ameliyat sonrası ilaç tedavisinin yanlış uygulandığının tespit edilmesi üzerine yanlış teşhis ve tedavileri uygulayan davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğundan bahisle uğranılan zararlara karşılık 20.000,00 TL maddi 100.000,00 TL manevi tazminatın davalı idareye yapılan başvuru tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
YARGILAMA SÜRECİ :
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava konusu olayda hizmet kusuru bulunup bulunmadığının açıklığa kavuşturulması için Adli Tıp Kurumu ... İhtisas Kurulundan alınan rapor ile diğer bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirildiği, safra kesesi ameliyatının tıp tekniğine uygun olarak yapıldığı, hastanın kontrol ve takibinin usulüne uygun olarak gerçekleştirildiği, ameliyat sonrası meydana gelen enfeksiyonun yüksek oranda beklenebilir bir komplikasyon olduğu beyan edildiği görüldüğünden, olayda davalı idarenin hizmet kusurunun varlığından söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesince; kararın maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine ilişkin kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı, diğer taraftan, İdare Mahkemesi'nce davacının maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine karar verilmiş olduğu hususu gözetilerek, kararın verildiği tarihte yürülükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca davalı idare lehine, reddedilen maddi tazminat istemi için 1.510,00 TL, reddedilen manevi tazminat istemi için de 1.510,00 TL olmak üzere ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, tek bir vekalet ücretine hükmedilmesinde hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle davacı istinaf başvurusunun reddine, vekalet ücreti yönünden yapılan davalı istinaf başvurusunun kabulüne, kararının vekalet ücreti yönünden kaldırılmasına, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca duruşmalı işler için belirlenen maddi tazminat için maktu 1.510,00 TL manevi tazminat için 1.510,00 TL olmak üzere toplam 3.020,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacı tarafından, hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu raporunun soyut ve ayrıntıdan uzak olduğu, yeni bir rapor alınması gerektiği, yapılan ameliyatın riskli olması sebebiyle hazırlanan onam formunun da tüm riskleri açıklayıcı biçimde hazırlanması gerektiği, olayda bu bağlamda aydınlatılmış bir onamın alınmadığı, maddi ve manevi tazminat için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilemeyeceği, tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği, Davalı idare tarafından, reddedilen maddi tazminat açısından nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
TARAFLARIN_SAVUNMASI : Taraflarca savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 17. maddesinin 2. fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin REDDİNE,
2. Davanın reddine ilişkin ... İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan davacı istinaf başvurusunun reddi, vekalet ücreti yönünden yapılan davalı istinaf başvurusunun kabulü yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Yargılama giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına, artan posta ücretinin istemi halinde taraflara iadesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 24/05/2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.