Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Borçlu S.E.vekili tarafından İcra Mahkemesine sunulan itiraz dilekçesinin 3.paragrafında; (ödeme emrinin şirketin adresine gönderildiği, borçlunun şirketle bir ilgisinin olmadığı ve tebligatın muhtara bırakıldığı ve müvekkilinin haberi olmadığı) belirtilerek tebliğ işleminin usulüne uygun yapılmadığı da ileri sürülmektedir. Bu şekli ile başvurunun, tebliğ tarihinin düzeltilmesi istemini de kapsadığı kabul edilmelidir.
Tebligat adresi tüzel kişinin bonodaki kaşesinde yazılı yere ait olduğu için ve borçlu S.E."un şahsı adına gönderilen tebligatın şirketin yetkililerinin kaçınması nedeniyle 21.maddeye göre gerçekleştirilmesi mümkün değildir. Adı geçene işyerinde tebligatı düzenleyen 7201 Sayılı Kanunun 17.maddesine göre tebellüğden kaçınanın bu şahsın işçisi olması gereklidir. Bu durumda 7201 Sayılı Kanunun 32.maddesi hükmü esas alınarak öğrenme tarihi de belirlenip, bunun en geç dava tarihi olduğu gözönünde tutularak itirazın esasının incelenip incelenmeyeceğinin saptanması gerekirken eksik inceleme ile sonuca gidilmesi isabetsizdir.   
SONUÇ :Borçlu S.E. vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle S.E.yararına İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 22.01.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.