10. Ceza Dairesi 2019/4028 E. , 2019/6896 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığının, 30/09/2019 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ...’in mahkûmiyetine dair İstanbul Anadolu 11. Sulh Ceza Mahkemesinin 01/04/2013 tarihli ve 2012/1308 esas, 2013/227 sayılı kararının kanun yararına bozulmasının istenmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 11/10/2019 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanığın 23/02/2010 tarihinde işlediği iddia edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu bakımından yapılan yargılama sonucunda, Üsküdar 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 08/10/2010 tarihli ve 2010/908 esas, 2010/876 sayılı kararıyla, sanığın TCK’nın 191/1. maddesi gereğince 1 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına, 191/6. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, hükmün yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
2- Denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında, sanığın yükümlülüklerine aykırı davrandığının bildirilmesi üzerine, İstanbul Anadolu 11. Sulh Ceza Mahkemesinin 01/04/2013 tarihli ve 2012/1308 esas, 2013/227 sayılı kararıyla TCK’nın 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, 51. maddesi uyarınca cezasının ertelenmesine karar verildiği, kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Dosya kapsamına göre, kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde satın almak suçundan sanık ...’in 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve infazın ertelenmesine dair Üsküdar 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 08/10/2010 tarihli ve 2010/908 esas, 2010/876 sayılı kararının infazı sırasında sanığın tekrar uyuşturucu madde kullanmak suretiyle denetimli serbestlik tedbirine aykırı davrandığından bahisle kayıtları kapatılarak mahkemesine bildirimde bulunulması üzerine İstanbul Anadolu 11. Sulh Ceza Mahkemesince sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verilmiş ise de; denetim süresi içerisinde tekrar uyuşturucu madde kullanan sanık hakkında, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uymamasına yönelik mazereti olup olmadığını bildirmesini sağlamak ve savunmasını almak için yeni esas alınarak duruşma açmaya gerek olmaksızın, 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Üsküdar 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 08/10/2010 tarihli ve 2010/908 esas, 2010/876 sayılı kararının aynen infazına karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek, İstanbul Anadolu 11. Sulh Ceza Mahkemesinin 01/04/2013 tarihli ve 2012/1308 esas, 2013/227 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
Kanun yararına bozmada hüküm tarihindeki hukuka aykırılıklar inceleme konusu yapıldığından, hükümden sonra 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla değişik TCK"nın 191/5. maddesi ve 5320 sayılı Kanunun geçici 7/2. maddesi uyarınca uyarlama yapılması mümkün görülmüştür.
İlk hüküm olan Üsküdar 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 08/10/2010 tarihli kararında 5560 sayılı Kanunla değişik TCK’nın 191. maddesinin 6. fıkrası uyarınca cezaya hükmedildiği ve hükmün kesinleşmesini müteakip tedbirin infazına başlandığı, bu nedenle aynı maddenin 7. fıkrası uyarınca hükümlünün tedbire aykırı davrandığının tespit edilmesi durumunda, mahkûm olduğu cezanın derhal infaz edilmesine karar verilmesi gerektiği, bu kararın hükmün infazına yönelik olduğu ve itiraza tabi olduğu, somut olayda her ne kadar tedbire aykırı davranan hükümlü hakkında Mahkemece daha önce kesinleşmiş olan ceza değiştirilmeden aynen infaz kararı verilmesi gerekirken dosya yeni bir esasa kaydedilerek duruşma açılıp yeni bir hüküm kurulmuşsa da, bu hüküm de aynen infaz mahiyetinde olup, sadece ilk hükümde yer alan ceza miktarının değiştirilmesi yasaya aykırıdır. Kesinleşmiş hükümde infaz aşamasında, hükmün infazına yönelik kararlarda sanık lehine yapılan hataların kazanılmış hak oluşturmadığı da dikkate alınarak kanun yararına bozma talebi bu yönüyle ve değişik gerekçeyle yerindedir.
D) Karar :
Açıklanan nedenlere göre, İstanbul Anadolu 11. Sulh Ceza Mahkemesinin 01/04/2013 tarihli ve 2012/1308 esas, 2013/227 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanunun 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 31.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.