Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/9100 Esas 2018/1542 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9100
Karar No: 2018/1542
Karar Tarihi: 01.03.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/9100 Esas 2018/1542 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacılar, tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat talebiyle satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak davalılar aleyhine dava açtılar. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verdi. Davalılar vekili temyiz etti ve Yargıtay, hükmün bozulmasına karar verdi. Mahkeme, taşınmazlara ilişkin net bir karar vermediği için hükmün bozulması gerektiğine karar verildi.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na göre, mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar hükümdür. Hüküm, yargılamanın sona erdiği duruşmada verilir ve tefhim olunur. Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Hüküm yazılırken, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı bir gerekçeli karar yazılamaz. Ayrıca, hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre
14. Hukuk Dairesi         2015/9100 E.  ,  2018/1542 K.

    "İçtihat Metni"

    ...

    Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.02.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 13.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir.
    6100 sayılı HMK’nun “Hüküm, hükmün verilmesi ve tefhimi” başlıklı 294. maddesinde açıklandığı üzere mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür. Hüküm, yargılamanın sona erdiği duruşmada verilir ve tefhim olunur.
    Aynı yasanın “Hükmün kapsamı” başlıklı 297. maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
    “Hükmün yazılması” başlıklı 298. maddesi gereğince de gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.
    Öte yandan, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 24/1. maddesinde "hâkim, iki taraftan birinin talebi olmaksızın, kendiliğinden bir davayı inceleyemez ve karara bağlayamaz" şeklinde tasarruf ilkesi, aynı yasanın 26/1. maddesinde "hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir" biçiminde taleple bağlılık ilkesi düzenlenmiştir.
    Somut olayda, davacı vekili tarafından tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tazminat talep edilen satış vaadi sözleşmesine konu olan taşınmazlar arasında, 127, 126, 151 ve 305 Parsel sayılı taşınmazlar da yer almasına rağmen bu taşınmazlar hakkında mahkemece olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiştir.
    Ayrıca, davacı vekili tarafından dava konusu edilip talep edilmediği halde 635, 638, 653, 656, 655, 654, 637, 669, 670, 665, 854, 855 ve 636 Parsel sayılı taşınmazlar hakkında davacılar lehine tapu iptal ve tescil kararı verilmesi de doğru değildir.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle; temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

    01.03.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.