1. Ceza Dairesi 2016/5446 E. , 2017/2514 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Eşini öldürmeye teşebbüs
HÜKÜM : TCK"nun 82/1-d, 35, 62 ve 53. maddeleri uyarınca 7 yıl 6 ay hapis cezası.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Gerekçeli kararın müşteki Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına 09.06.2016 tarihinde tebliğ edilmesi karşısında, yasal süresinden sonra 17.06.2016 tarihinde yapılan temyiz isteminin CMUK"nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilmiştir.
Katılanın, 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hükmü temyize yetkisi bulunmadığından, katılan vekilinin bu suçtan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin CMUK.nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilmiştir.
Sanık müdafii süresinde temyiz başvurusunda bulunmuş ise de, sanık ...’ın cezaevi idaresinden havaleli 05.09.2016, 29.09.2016, 23.02.2017, 28.03.2017 tarihli dilekçeleri ile temyizden vazgeçtiğini ve hükmün onanmasını talep ettiğini bildirmekle, CMK’nun 266. maddesi uyarınca temyizden vazgeçme olarak kabul edildiğinden, katılan vekilinin temyiz istemi ile sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Sanık hakkında eşini kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hükümde TCK.nun 35. maddesi gereğince verilen cezanın, mağdurda meydana gelen yaraların yeri ve niteliği açısından makul olduğu anlaşıldığından tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’ın, eşi olan mağdur
Emine’yi kasten öldürmeye teşebbüs suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin ve takdiri indirim sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, katılan vekilinin, eksik soruşturmaya yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa ve dosya kapsamına göre, mağdurun olaydan önce evlilik birliği içerisinde sanığı aldattığı, sanığın bu durumu kabullenerek mağduru affettiği ve mağdurla barışmak istediği, ancak mağdurun kabul etmemesi nedeniyle barışamadıkları, olay günü sanığın mağduru yolda yürürken gördüğü, ortak çocukları hakkında konuşmak istediğini söylediği, mağdur ile konuşurlarken sanığın mağdura cinsel birliktelik teklif ettiği, mağdurun kabul etmemesi üzerine sanığın mağduru bıçakla adli tıp raporunda yazılı şekilde çeşitli yerlerinden yaraladığı olayda;
1) Yeniden bir araya gelme isteğinde bulunan sanığın, eşi olan mağdurun kendisini aldatmasını affettiğinin kabulü gerektiği ve bu durumun sanık lehine haksız tahrik oluşturmadığı, bunun dışında mağdurdan sanığa yönelen ve haksız tahrik oluşturan herhangi bir söz veya davranış olmadığı halde, sanık lehine haksız tahrik hükmünün uygulanmasını gerektirmeyeceği halde TCK"nun 29. maddesinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini,
2) 24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümlerinin değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün tebliğnamedeki düşünceye bu yönüyle uygun olarak BOZULMASINA, 03/07/2017 gününde oybirliği ile karar verildi.