16. Ceza Dairesi Esas No: 2020/3366 Karar No: 2020/5592 Karar Tarihi: 12.11.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/3366 Esas 2020/5592 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/188-2019/322 sayılı kararı, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan sanığın mahkumiyetine hükmederek temyiz başvurusunu reddetti. Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edildi ve dosya incelendi. Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığı için işin esasına geçilerek yapılan incelemede, yargılama sürecindeki usul işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği anlaşıldı. Ancak terör örgütü üyesi olma suçundan mahkumiyetine karar verilen sanık hakkında uygulama maddesi olarak doğrudan ve yalnızca TCK’nın 58/9. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanması gerekirken, anılan maddenin atıf maddesi olarak kabulü ile uygulama yeri bulmayan TCK’nın 58/6 maddesinin de gösterilmesi, hükmün bozulmasına sebep oldu. Bu nedenle, hükmün düzeltilerek onanmasına karar verildi. Kanun maddeleri şöyle: TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62/1, 53/1-2-3, 58/6-9, 63.
16. Ceza Dairesi 2020/3366 E. , 2020/5592 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi İlk Derece Mahkemesi : Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.09.2019 tarih ve 2019/188 - 2019/322 sayılı kararı Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62/1, 53/1-2-3, 58/6-9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; Terör örgütü üyesi olma suçundan mahkumiyetine karar verilen sanık hakkında uygulama maddesi olarak doğrudan ve yalnızca TCK’nın 58/9. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi gerekirken, anılan maddenin atıf maddesi olarak kabulü ile uygulama yeri bulmayan TCK’nın 58/6 maddesinin de gösterilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 58/9 maddesine ilişkin kısmında "TCK 58/6 maddesi gereğince" ibaresinin hükümden çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.