21. Hukuk Dairesi 2016/12300 E. , 2017/4500 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle, davalılardan ..."na karşı açılan davanın reddine, 73.775,39 TL maddi ve manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi, taraf vekillerince istenilmesi ve de duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 23/05/2017 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılar vekili Avukat Deniz Meltem Kırgıl Çiftçi ile karşı taraf vekili ... Mukanasgil Kaya geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek bırakılan gün de düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlerle temyiz kapsam ve nedenlerine göre; davalıların tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, zararlandırıcı sigorta olayı sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, her ne kadar hükme esas alınan bilirkişi kusur raporunda davalı ..."a kusur verilmiş ise de adı geçen davalının diğer davalı şirketlerin müdürü olduğu, bu nedenle davalı ..."un herhangi bir kusuru bulunmadığı değerlendirildiğinden davalı ... hakkındaki davanın reddine, 63.775,39 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalı şirketlerden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Dosya kapsamından, davacının iş kazasından kaynaklanan %22,20 oranında sürekli iş göremezliğinin bulunduğu ve iş kazasının meydana gelişinde davacı sigortalının %20, davalı şirketlerin birlikte %78, davalı ..."un ise %2 oranında kusurlu oldukları anlaşılmaktadır.
3-İş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle sigortalının maddi tazminatının hesaplanmasında, gerçek ücretin esas alınması gerektiği ve gerçek ücretin ise; işçinin kıdemi ve yaptığı işin özelliği ve niteliğine göre işçiye ödenmesi gereken ücret olduğu, işyeri veya sigorta kayıtlarına geçmiş ücret olmadığı Dairemizin ve giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir.
Davacının, davalı şirketlere ait ortak işyerinde tır dorselerinin tamiri işini yapan tecrübeli usta bir işçi olduğu dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden belli olmaktadır. Bu nitelikteki bir işçinin asgari ücretle yahut buna yakın bir ücretle çalışmasının hayatın olağan akışına ve yaşam deneyimlerine uygun düşmeyeceği açıktır. Bu nedenle yerel mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi hesap raporundaki Uluslararası Nakliyatçılar Derneği"nin bildirdiği çıplak emsal ücrete göre yapılan hesap ihtimaline itibar edilmesi gerekirken, işyeri kayıtlarındaki asgari ücret ve asgari ücrete çok yakın düzeydeki çıplak ücrete göre yapılan hesap ihtimaline üstünlük tanınması hatalı olmuştur.
4-Birden çok kimsenin birlikte neden oldukları zarardan sorumluluklarını düzenleyen 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 50. maddesi ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 60. maddesi(tam dayanışmalı sorumluluk) ya da birden çok kimsenin değişik nedenlerle meydana getirdikleri aynı zarardan sorumluluklarını düzenleyen 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 51. maddesi ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 60. maddeleri(eksik dayanışmalı sorumluluk) uyarınca davacı, zararının tümünü müteselsil sorumlulardan biri aleyhine açacağı bir dava ile isteyebileceği gibi, sorumluların hepsi aleyhine açacağı tek bir dava ile de talep edebilir.
Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi kusur raporunda gerçek kişi davalı ..."a da kusur izafe edilmesine rağmen, mahkemece eksik gerekçe ile bu davalı hakkındaki davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davacı yararına takdir edilen 1.480.00TL duruşma Avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalılara yükletilmesine,
29/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.