1. Ceza Dairesi 2017/1357 E. , 2017/2503 K.
"İçtihat Metni"(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)
Resmi belgede sahtecilik suçundan hükümlü ... hakkında; Silifke Ağır Ceza Mahkemesinin 16/04/2007 tarihli ve 2003/164 esas, 2007/153 sayılı kararı ile verilen 2 yıl 6 ay hapis cezasının infazı sırasında, adı geçen hükümlünün cezasının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak infaz edilmesine ilişkin Ankara 1. İnfaz Hakimliğinin 09/12/2016 tarihli ve 2016/4621 esas, 2016/4610 sayılı kararı sonrasında, Ankara Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce hazırlanan denetim planındaki yükümlülüklerin kaldırılarak ayda bir defa Türkiye’ye gelerek imza atma şeklinde değiştirilmesi talebinin reddine dair Ankara Denetimli Serbestlik Müdürlüğü İnfaz İşlemleri Değerlendirme Komisyonunun 13/12/2016 tarihli ve 2016/5833 NKL sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Ankara 1. İnfaz Hakimliğinin 28/12/2016 tarihli ve 2016/4716 esas, 2016/4817 sayılı kararına yönelik itirazın kabulüne, anılan kararın kaldırılmasına, hükümlünün ayda bir defa olmak suretiyle Ankara Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından belirlenecek karakolda imzasının alınmasına dair Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 30/12/2016 tarihli ve 2016/1680 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
Her ne kadar Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 30/12/2016 tarihli kararı ile ayda bir defa olmak suretiyle Ankara Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından belirlenecek karakolda imzasının alınmasına karar verilmiş ise de,
Denetimli Serbestlik Hizmetleri yönetmeliğin 81/2. maddesinde "Denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezalarının infazına karar verilen hükümlüler hakkında;
a) Kamuya yararlı bir işte ücretsiz olarak çalıştırılma,
b) Bir konut veya bölgede denetim ve gözetim altında bulundurulma,
c) Belirlenen yer veya bölgelere gitmeme,
ç) Belirlenen programlara katılma,
yükümlülüklerinden bir veya birden fazlasına tabi tutulmasına hazırlanan denetim planına göre komisyon tarafından karar verilir." şeklinde düzenleme ile yine bir bölgede denetim ve gözetim altında bulunma başlıklı 86. maddesindeki "(1) Bir bölgede denetim ve gözetim altında bulunma; toplumun ve mağdurun korunması amacıyla bir bölgede bulunmayı esas alan, belirlenen yere belirlenen tarih ve saatlerde başvurma veya belirlenen bölge sınırları dışına çıkmama yükümlülüğüdür.
(2) Hükümlüden, belirlenen tarih ve saatlerde, denetimli serbestlik müdürlüğüne, kolluğa, muhtarlığa veya müdürlüğün belirleyeceği bir kamu görevlisine başvurması istenir.
(3) Belirlenen yerlere başvurma;
a) Yüksek riskli hükümlülerin denetimli serbestlik tedbiri altında geçireceği süre içerisinde;
1) İlk üç ay her gün,
2) Üç ila altı ay arası haftada üç gün,
3) Altı aydan sonra haftada iki gün,
b) Orta riskli hükümlülerin denetimli serbestlik tedbiri altında geçireceği süre içerisinde;
1) İlk üç ay haftada dört gün,
2) Üç ila altı ay arası haftada iki gün,
3) Altı aydan sonra haftada bir gün,
c) Düşük riskli hükümlülerin denetimli serbestlik tedbiri altında geçireceği süre içerisinde;
1) İlk üç ay haftada iki gün,
2) Üç aydan sonra haftada bir gün,
olarak uygulanır.
(4) Bu yükümlülük, hükümlünün denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmasından itibaren on gün içinde başlar, koşullu salıverme süresinin sona ermesi ile tamamlanır.
(5) Bu yükümlülük; ağır bir hastalık, sakatlık veya kocama nedeniyle hayatlarını yalnız başına idame ettiremeyen hükümlüler hakkında uygulanmaz.
(6) Bu yükümlülük, yüksek riskli hükümlüler bakımından belirlenen bölge sınırları dışına çıkmama şeklinde de belirlenebilir." şeklindeki düzenlemelere nazaran yapılan değerlendirmeye göre,
Hükümlü ..."ın, risk ve ihtiyaç değerlendirilmesi sonucunda düşük riskli olduğunun tespit olunması halinde imza atma yükümlülüğünün yukarıda belirtilen mevzuat kapsamında, ancak ilk üç ay haftada iki gün, üç aydan sonra haftada bir gün olabileceği gözetilmeden, itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 05/05/2017 gün ve
94660652-105-06-2806-2017-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;
TÜRK MİLLETİ ADINA
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 30/12/2016 tarihli ve 2016/1680 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nun 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03/07/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.