5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/5227 Esas 2020/10583 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/5227
Karar No: 2020/10583
Karar Tarihi: 09.09.2020

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/5227 Esas 2020/10583 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karar temyiz edilmiştir. İlk olarak, suç eşyaların nakli sırasında kullanılan araçla ilgili müsadere talebinin iddianamede yer almadığı ve mahkeme tarafından da karar verilmediği için bu konuda inceleme yapılmasına gerek olmadığı belirtilmiştir. Ardından, temyiz isteğinin reddi nedeni olmadığı için kararın esasına geçilmiştir. Sonrasında, sanık lehine olan yeni düzenlemeler ve etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale gelmesi nedeniyle cezanın yeniden değerlendirilmesi gerektiği tespit edilmiştir. Ayrıca, adli para cezasında teşdit uygulanması, takdiri indirimin yanlış şekilde uygulanması ve hak yoksunluğu cezasının yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Davaya katılma hakkının Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü'ne ait olmadığı ve müsaderenin gerçekleştirilmesi gerektiği de vurgulanmıştır. Sonuç olarak, hüküm bozulmuştur ve ilgili kanun maddeleri TCK'nin 61/3, 53, 6455 Sayılı Kanun, 5607 Sayılı Kanun'un 13/1 ve CMK'nin 232/6'dır.
19. Ceza Dairesi         2019/5227 E.  ,  2020/10583 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    I) Katılan vekilinin suça konu eşyaların naklinde kullanılan aracın müsadere edilmesi gerektiğine yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Suça konu eşyaların naklinde kullanılan nakil aracına ilişkin olarak iddianamede müsadere talebinde bulunulmadığı, Mahkeme tarafından da bu konuda bir karar verilmemiş olduğu görülmekle bu konuda inceleme yapılmasına yer olmadığına,
    II) Katılan vekilinin mahkumiyet kararına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1)Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"nun 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Kanun’nun 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"nun 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması,
    2) Tahsil edilmeyen gümrük vergileri miktarı gözetilip temel cezanın belirlenmesine ilişkin TCK"nin 61. maddesi ile çelişecek şekilde ve benzer olaylarla karşılaştırıldığında eylem ile ceza arasındaki dengeyi bozacak şekilde doğrudan hükmedilen adli para cezasında teşdit uygulanması,
    3) Takdiri indirim uygulanmasına ilişkin kanun maddesinin TCK"nin 62/1. fıkrası yerine 62/2. fıkrası olarak gösterilmek suretiyle CMK"nin 232/6. maddesine aykırı davranılması,
    4) Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
    5) Suç tarihi itibarıyla uygulanması gereken 6455 Sayılı Kanun ile değişik 5607 Sayılı Kanun kapsamında TAPDK’nin davaya katılma hakkı bulunmadığı gözetilmeksizin davaya katılmasına karar verilerek lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
    6) Suça konu sigaraların 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK"nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Bozmayı gerektirmiş ve katılan ... İdaresi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. Maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 09/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.