Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5103
Karar No: 2018/870
Karar Tarihi: 05.02.2018

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/5103 Esas 2018/870 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme tarafından ceza verilen dava, resmi belgede sahtecilik suçundan kaynaklanmaktadır. Belge üzerinde yapılan incelemeler sonucu, belgelerin sahte olduğu belirlenmiş ve sanığa suç yüklenmiştir. Ancak, mahkeme kararı temyiz edilmiş ve karar, yetersiz araştırma yapılarak verildiği gerekçesiyle bozulmuştur. Yapılması gereken incelemeler arasında, belgenin sahte olup olmadığının yeniden belirlenmesi, araçların yolcu ve yük taşıma haddinde değişiklik olup olmadığının belirlenmesi, belgelerin aldatıcı niteliklerine dair hüküm verilmesi ve uygulanacak kanun maddelerinin incelenmesi yer almaktadır. Bozma kararı, 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi uygulamasının Anayasa Mahkemesi kararı ile yeniden değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle verilmiştir.
Kanun maddeleri: 5271 sayılı CMK'nın 217/1. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 211. maddesi, 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2017/5103 E.  ,  2018/870 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1)Milli Eğitim Müdürlüğüne ibraz edilen suç konusu belgelerin noter onaylı belgeler mi yoksa onların renkli fotokopileri mi olduğu konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılması, renkli fotokopiler olduğunun belirlenmesi halinde noter onaylı belgelerin asıllarının ele geçmemesi nedeniyle sanığa yüklenen suçu işlediğinin sabit olmayacağının dikkate alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2)Belgelerin noter onaylı belge asılları olduğunun tespiti halinde; ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 14.10.2003 gün ve 232-250 sayılı, 09.10.2012 gün 2011/8-335 Esas 2012/1804 sayılı kararlarında da açıklandığı üzere, belgenin nesnel olarak aldatıcılık niteliğinin bulunması ve bu durumun belgeden objektif olarak anlaşılması gerektiği, muhatabın hatasından, dikkatsizlik veya özensizliğinden kaynaklanan fiili iğfalin, aldatma niteliğinin varlığını göstermeyeceği, suça konu motorlu araç tescil belgeleri örnekleri üzerinde heyetimizce yapılan gözlemde belgenin orjinali ile sahte oluşturulan suretlerinin ön yüzünde bulunan istiap haddi bilgisi ile sahteleştirilen suretlerin arka yüzünde bulunan diğer bilgiler kısmındaki, sonradan ilave edildiği iddia ve kabul olunan, istiap bilgisinin birbiri ile uyumsuz olduğu anlaşılmakla, belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu gözetilerek, 5271 sayılı CMK"nın 217/1. maddesi de dikkate alınıp, araçların yolcu ve yük taşıma haddinde değişiklik olması durumunda bu değişikliğin ruhsatta hangi bölüme işleneceği veya bu değişiklik doğrultusunda yeniden ruhsat düzenleyip düzenlemeyeceği araştırılıp, belgelerin aldatma niteliği taşıyıp taşımadığının yeniden belirlenmesi, suça konu belgelerin aldatma niteliği taşıdığının belirlenmesi durumunda ise suça konu araçların suç tarihlerinden önce, tescil belgelerinin onaylı suretlerine ilave olarak yazılan istiap hadlerine sahip olup olmadığının belirlenmesi, sanığın suça konu belgeleri Milli Eğitim Müdürlüğüne sunmadan önce araçların gerçek istiap hadlerinin tescil belgesinde yazan ve sahteliği iddia olunmayan istiap haddi değil de, sahte olarak dercedilen istiap hadleri olduğunun belirlenmesi durumunda 5237 sayılı TCK"nın 211. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    3) Kabule göre; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi