Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/795
Karar No: 2017/3707
Karar Tarihi: 06.06.2017

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/795 Esas 2017/3707 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2017/795 E.  ,  2017/3707 K.

    "İçtihat Metni"


    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, daval aleyhine 11/03/2014 gününde verilen dilekçe ile sulama bedelinin tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatının tahsilinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 29/09/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, sulama bedeli alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm , davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Davacı, davalının 2009 yılına ait sulama bedelini ödemediğinden aleyhine takip başlattıklarını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile %40 dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının tahsilini istemiştir.
    Davalı, idari yargının görevli olduğunu, ayrıca kendisine sulama hizmeti verilmediğinden davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davalı tarafça davacı tarafın dayandığı 10/04/2006 tarihli üyeliğine dair beyanname formu altındaki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürdüğü, yapılan bilirkişi incelemesinde davalının imzasının basit tersimli olması nedeniyle mukayese imkanının bulunmadığının anlaşıldığı, davacı tarafın yemin teklifinin davalı tarafça kabul edilerek imzanın kendisine ait olmadığına dair yemin edasında bulunduğu, dava konusu taşınmazın maliki davalının oğlu olup, oğluna ait taşınmazda davalı tarafın 2009 yılı içerisinde sulama yaptığının her türlü şüpheden uzak kesin bir delille ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Bakanlar Kurulu kararı ile kurulan sulama birlikleri, 6200 sayılı Kanun, 1580 sayılı (mülga) ve 5393 sayılı Belediyeler Kanunu, 442 sayılı Köy Kanunu ve 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu"nda yer alan düzenlemelerle yönetilmiş, 22/03/2011 tarihinde ise 6172 sayılı Sulama Birlikleri Kanunu yürürlüğe girmiştir.
    6172 sayılı Kanunun amacı; ülkenin su varlık ve kaynaklarının rasyonel kullanımı maksadıyla umumi sulardan faydalanmak üzere tarafından inşa edilmiş veya halen inşa edilmekte olan ya da inşa edilmesi planlanan sulama tesislerini gayelerine uygun şekilde kullanmak, işletmek, onayını almak suretiyle işlettirmek, bu tesislerin bakım, onarım ve yönetim sorumluluğunu yürütmek, tesisi geliştirmeye yönelik yeni projeler yapmak, yaptırmak veya tesisi yenilemekle görevli

    sulama birliklerinin kuruluşu, organlar ile görev ve yetkilerini düzenlemektir. Kanunun amacından da anlaşılacağı üzere; sulama birliklerinin en önemli görevlerinden biri ülkenin su varlık ve kaynaklarının rasyonel kullanımını sağlamaktır. Bu amacın gerçekleştirilebilmesi için; yetki sahasındaki gerek yer altı, gerekse yer üstü suları üzerinde tasarruf ve tevzii yetkisinin sulama birliğine ait olduğunun kabulü gerekmektedir. Zira uygulamada yüzeye yakın suların çıkarılmasına 167 sayılı Yeraltı Suları Hakkında Kanun uyarınca müdahale edilmemekte, dolayısıyla yer altı sularının kontrolsüz kullanımına yol açılmakta olduğu, cazibeli sular yönünden ise çiftçiler arasında eşitsizliğe neden olacağı ve sulama tesislerinin su temin ettiği göl havzasının kurumasına ve dolayısıyla birlik hizmetlerinin aksamasına yol açılabileceği anlaşılmaktadır. Diğer bir deyişle, yeraltı suyu kullanımının su rejimini doğrudan etkileyeceği açıktır. Belirtilen nedenlerle, su kaynağı dışındaki diğer cazibeli sular ile sondaj sularının ücretlendirilmesinde hukuka aykırılık bulunmamakta, davalının arazilerini yeraltı suyu ile suluyor olması, sulama bedelinden muaf olduğu anlamına gelmemektedir. Yine 6172 sayılı Yasanın 19. maddesi uyarınca sulama bedeli ödemek için birlik üyesi olmak da gerekmemektedir.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden; 12/06/2014 tarihli yazı ile davacı birlik tarafından gönderilen yazının ekinde yer alan 2009 yılına ait ölçüm defteri incelendiğinde davalının buğday ekili olan dava konusu taşınmazı 146 dakika suladığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece, davanın kabulü yerine yanılgılı gerekçeyle reddi doğru değildir.
    SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 06/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi