Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2021/552
Karar No: 2022/1872
Karar Tarihi: 25.05.2022

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/552 Esas 2022/1872 Karar Sayılı İlamı

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2021/552 E.  ,  2022/1872 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
    Esas No : 2021/552
    Karar No : 2022/1872

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Tekstil Sanayi Tic. A. Ş.
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
    VEKİLLERİ : Av. …, Av. …

    İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onüçüncü Dairesinin 20/10/2020 tarih ve E:2017/2870, K:2020/2649 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: … tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararı ile bu kararın dayanağı olan Doğal Gaz Piyasası Tarifeler Yönetmeliği'nin 15. maddesinin 5. fıkrasının iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
    Daire kararının özeti: Danıştay Onüçüncü Dairesinin 20/10/2020 tarih ve E:2017/2870, K:2020/2649 sayılı kararıyla;
    Davalı idarenin usule yönelik itirazı geçerli görülmemiş,
    4628 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'un "Kurulun doğal gaz piyasası ile ilgili görevleri" başlıklı 5/A maddesinin (c), (f) ve (g) bendi; 4646 sayılı Doğal Gaz Piyasası Kanunu'nun "Amaç" başlıklı 1. maddesi, 3. maddesindeki "dağıtım" ile "tarife"nin tanımları; 4646 sayılı Kanun'un "Doğal gaz piyasa faaliyetleri" başlıklı 4. maddesinin 4. fıkrasının (g) bendi ile "Tarifeler" başlıklı 11. maddesinin 1. fıkrasının (4) numaralı alt bendi ve 3. fıkrası; Doğal Gaz Piyasası Tarifeler Yönetmeliği'nin "Genel ilkeler" başlıklı 6. maddesi, "Tarife başvurusu ve onay" başlıklı 8. maddesi ve "Perakende satış tarifeleri" başlıklı 15. maddesine yer verilerek;
    Düzenleyici kurumların, ilgili bulundukları piyasada düzenleme ve denetleme görevi üstlendiği, bu kuruluşların temel işlevinin, toplumsal ve ekonomik hayatın temel hak ve özgürlükler ile yakından ilişkili alanlarındaki kamusal ve özel kesim etkinliklerini, birtakım kurallar koyarak düzenlemek, konulan kurallara uyulup uyulmadığını izlemek ve denetlemek olduğu; doğal gaz piyasası ile ilgili olarak düzenlemeleri yapma yetkisine sahip olan davalı idarenin, 4646 sayılı Kanun'la kendisine tanınan bu yetkiyi dava konusu Yönetmeliği yürürlüğe koymak suretiyle kullandığı,
    İdarelerin düzenleme yapma yetkisine sahip olduğu alanlarda, bu alanları düzenleyici işlemler ile objektif bir şekilde düzenlemesi, işlem tesis ederken Anayasa ve yasalarla çizilen çerçeve içinde takdir yetkilerini kullanmaları ve bu yetkilerini kullanırken kamu hizmetinin gereklerini ve kamu yararını göz önünde bulundurmaları gerektiğinin açık olduğu; idarelerin düzenleme yetkisinin, yasalarla getirilen hükümleri aşacak bir şekilde kullanılamayacağının idare hukukunun en temel ilkelerinden olduğu,
    4646 sayılı Kanun ile, doğal gazın kaliteli, sürekli, ucuz, rekabete dayalı esaslar çerçevesinde çevreye zarar vermeyecek şekilde tüketicilerin kullanımına sunulması için, doğal gaz piyasasının serbestleştirilerek mali açıdan güçlü, istikrarlı ve şeffaf bir doğal gaz piyasasının oluşturulması ve bu piyasada bağımsız bir düzenleme ve denetimin sağlanmasının hedeflendiği,
    4646 sayılı Kanun'un 11. maddesi uyarınca çıkarılmış olan dava konusu Yönetmelik maddesiyle, Kurula belirlenecek olan sistem kullanım bedelini, tüketim miktarlarını ve/veya müşteri gruplarını dikkate alarak kendi içinde kademelendirme yetkisi verildiği, Kurul tarafından dağıtım bölgelerinin özellikleri dikkate alınarak farklı kademeler belirlenebileceğinin kurala bağlandığı,
    Yukarıda aktarılan kurallar ve yapılan değerlendirmeler göz önünde tutulduğunda, iptali istenen kuralın 4646 sayılı Kanuna aykırı olmadığı, Kanunla davalı idareye verilen yetkinin kapsamında kaldığı ve kanuni sınırlar içinde düzenleme yapıldığı sonucuna ulaşıldığı,
    Bu itibarla, 4646 sayılı Kanuna uygun olduğu anlaşılan dava konusu Yönetmelik hükmünde ve anılan Yönetmeliğe göre tesis edilen … tarih ve …sayılı Kurul kararında hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, idarenin yapmış olduğu düzenleme ile mali bir yükümlülük getirildiği; yasada yer almayan bir yükümlülüğün yönetmelikle getirilemeyeceği; vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerin kanunla konulacağı, iptali istenilen Yönetmelik hükmünün kanuni bir dayanağı bulunmadığı; kişilerin kazanılmış haklarının ve haklı beklentilerinin korunmak zorunda olduğu; davalı idarenin, davaya konu Yönetmelik hükmü kapsamında birden çok kademelendirme değişikliği yaptığı ve tüm düzenlemelerin birbirinden faklı olduğu, somut verilere uygun düzenleme yapılmadığı; bir bölgenin bazen iki kademeye indirilip, bazen beş kademeye çıkartıldığı; davalı idarenin keyfi hareket ettiği; düzenlemenin kamu yararı amacına aykırı olamayacağı ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
    "a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
    b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
    c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davacının temyiz isteminin reddine,
    2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Onüçüncü Dairesinin temyize konu 20/10/2020 tarih ve E:2017/2870, K:2020/2649 sayılı kararının ONANMASINA,
    3. Kesin olarak, 25/05/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi