Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/6887
Karar No: 2018/1481
Karar Tarihi: 27.02.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/6887 Esas 2018/1481 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2015/6887 E.  ,  2018/1481 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.06.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 27.12.2012 tarih, 2012/16786 Esas, 2012/15979 Karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10.09.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili, davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava ve birleştirilen dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kök parselin ihyası ya da tazminat isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, sicil kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kayıtların dayanaksız hale geldiği ve sicil kaydının yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmek ve benimsenmek suretiyle kadastral mülkiyet durumuna ihyasına, davalı ... Belediyesi yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına, davalı ... ve ... aleyhine açılan davanın husumet yokluğundan reddine, davalı ... lehine maktu avukatlık ücreti taktirine, davacı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, yargılama giderlerinin davacı Hazine üzerinde bırakılmasına, diğer davalılar davaya sebebiyet vermediklerinden aleyhlerine yargılama giderleri ve avukatlık ücreti taktirine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Karar, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 28.05.2012 tarihli ve 2012/3539 Esas, 2012/6189 Karar sayılı ilamı ile “...değinilen ilke ve yasa hükümleri gözardı edilerek, kısa kararda sadece ... Büyükşehir Belediyesi hakkında husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verildiği halde gerekçeli kararda ... Büyükşehir Belediyesi yanısıra dahili davalı ... Belediyesi hakkında da husumet yokluğundan dava reddedilerek 6100 sayılı HMK"nun 294. maddesine (1086 sayılı HUMK"nun 381. maddesine) aykırılık teşkil edecek şekilde hüküm kurulmuş olması isabetli değildir.
    Kabule göre de; mahkemece eski hale ihya kararı verilmiş ancak bu kararın uygulanması için son imar düzenlemesi ile oluşan tapunun ihyasına karar verilen kısma isabet eden bölümünün iptaline karar verilmemiş olması, ihyasına karar verilen 1103 (131) parsel sayılı taşınmazın 5501 ada, 7, 8, 9, 10, 11, 12 ve 13 parsel sayılı imar çapının içinde kapsadığı bölüm belirlenip krokiye bağlandığı halde sadece anılan imar parseli içinde kaldığı belirlenerek infazda sorun çıkaracak biçimde hüküm kurulması da doğru değildir.
    Öte yandan; imar parsellerinin dayanağını oluşturan idari işlemi yapan ... Büyükşehir ve dahili davalı ... Belediyelerine husumet yöneltilmesinde bir isabetsizlik olmadığı halde davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi, kadastral parselin ihyasına karar verildiği halde maktu harç ve Avukatlık Ücret Tarifesi uyarınca maktu avukatlık ücretinden davalı ... Belediyesi ve dahili davalı ... Belediyesinin sorumlu tutulmaları gerektiğinin gözardı edilmesinin de doğru olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur." gerekçesi ile bozulmuştur.
    Davacı vekili, davalılar ... Büyükşehir Belediyesi vekili ve ... Belediyesi vekilinin karar düzeltme istemi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 27.12.2012 tarih, 2012/16786 Esas, 2012/15979 Karar sayılı ilamı ile "...Dairenin anılan bozma kararında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
    Ne var ki, mahkemenin kabulüne göre; yargılama sırasında davalı ..."ın ölmüş olduğunun anlaşılması üzerine birleşen dosyadan ... mirasçıları hakkında dava açıldığı halde, birleşen dosya davalılarına dava dilekçesi ile duruşma günü tebliğ edilmeden sonuca gidilmiş olması doğru olmadığı gibi, birleşen dava hakkında olumlu olumsuz bir hüküm kurulmamış olması da isabetsizdir.
    Yine kabule göre; ihyasına karar verilen taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmemiş olması yerinde olmadığı gibi, dava kabul edildiği halde, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmış olması da yerinde değildir." gerekçesiyle Dairenin 28.05.2012 tarih, 2012/3539 Esas, 2012/6189 Karar sayılı bozma ilamında belirtilen hususların yanısıra, yukarıda değinilen gerekçelerde ilave edilmek suretiyle kararının bozulmasına, sair karar düzeltme istekleri yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda, dava konusu 1103 parsel sayılı taşınmazın, tescil harici alandan ihdasen Hazine adına tescil edildiği, ... Belediyesince başka parsellerle birlikte 38 nolu imar düzenlemesine tabi tutulduğu, daha sonra ... Büyükşehir Belediyesi tarafından 37 nolu 3. Etap imar düzenlemesi yapıldığı, ilk yapılan 38 nolu imar uygulamasının idari yargı yerinde iptali edilmediğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    Hemen belirtilmelidir ki; Bozmaya uyulmuş olmakla lehine bozma kararı verilen taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşacağından bozma gereklerinin aynen yerine getirilmesi zorunludur.
    Kaldı ki, imar parsellerinin hukuki dayanağını teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilip kesinleşmesi ile imar parsellerinin TMK"nın 1025. maddesinde öngörülen yolsuz tescil durumuna düşeceği açıktır. Buna göre kadastral parsellerin gittileri olan imar çap kayıtlarının iptal edilip eski kadastral parsellerin geometrik ve mülkiyet durumunun yeniden ihyasına karar verilmesi gerektiğinde kuşku bulunmamaktadır.
    Somut olaya gelince; Birleştirilen dosya davalılarına bozma ilamı doğrultusunda tebligat yapılmış olmasına rağmen, tebligat parçalarının incelenmesinde 29.03.2013 tarihli duruşma tutanağının ekli olduğunun belirtildiği, bu haliyle dava dilekçesinin, birleştirilen dosya davalılarına tebliğ edildiğinin kabul edilemeyeceği anlaşılmakla birleşen dosya davalılarına dava dilekçesi ile duruşma günü tebliğ edilmeden sonuca gidilmiş olması doğru olmadığı gibi, birleşen dava hakkında olumlu olumsuz bir hüküm kurulmamış olması da isabetsizdir.
    Öte yandan; tapu kayıt maliklerinden İbrahim Yırtıcı"nın dosya arasına alınmış mirasçılık belgesine göre dava açılmadan 24.11.1980 tarihinde vefat ettiği anlaşılmaktadır. 04.05.1978 tarihli ve 4/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ölü kişinin taraf ehliyeti yoktur. Ölü kişi aleyhine dava açılamayacağı gibi, mirasçıları davaya dahil edilemez ve bu yolda dava ıslah olunamaz. Mirasçılar aleyhine yeni bir dava açılması gerekir. O halde, mahkemece, taşınmaz maliki ..."nın mirasçıları aleyhine dava açmak üzere davacı vekiline uygun bir mehil verilmesi, açılırsa eldeki dava dosyası ile birleştirilerek taraf teşkilindeki eksiklik tamamlandıktan sonra çekişmenin esasının incelenmesi gerekirken Yargıtay bozma ilamına uyulduğu halde bozma ilamına aykırı olarak taraf teşkili sağlanmaksızın davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi