16. Ceza Dairesi Esas No: 2020/2784 Karar No: 2020/5560 Karar Tarihi: 04.11.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/2784 Esas 2020/5560 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme tarafından verilen 2020/2784E, 2020/5560K numaralı kararında, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK'nın 314/2, TMK'nın 5/1, TCK'nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri gereği mahkumiyet hükmüne ilişkin istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Temyiz eden tarafın sıfatı, başvuru süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelenmiş ve temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçilmiştir. Kararda, sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının getirtilmediğinden hüküm kurulması, dosyada yer alan diğer delillerin suçun sübutu açısından yeterli olduğu görülmüştür. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı belirtilmiştir. Kararda yer alan kanun maddeleri detaylı olarak şöyledir: TCK'nın 314/2, TMK'nın 5/1, TCK'nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9 ve 63.
16. Ceza Dairesi 2020/2784 E. , 2020/5560 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, TMK’nın 5/1, TCK’nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri gereği mahkumiyet hükmüne ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının getirtilmeden hüküm kurulması, dosyadaki diğer delillerin suçun sübutu açısından yeterli olduğu görülmekle sonuca etkili bulunmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek
suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Kayseri 4. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.